Yeni yıl hayalleriniz neler?

ECİNNİLİK

Yeni Yıl ve Gerçekleşmeme İhtimali Çok Yüksek Hayaller

Yılları on iki aylık döngü içinde Ocak’tan Ocak’a planlar yapıp buna göre yaşayanlardan mısınız? Yoksa yeni bir iş, piyangodan çıkmış bir aşk, sahiplendiğiniz o mırmır kedi mi karar veriyor hangi ayın sizin yeni yılınızın başlangıcı olacağına? İkincisine inanmak beni rahatlatıyor. Özellikle yeni bir Ocak kapıyı çalmış ve ben olduğum yerde daha yıpranmış, daha kırılgan, koca senenin birler basamağındaki bir tık artışın hayatıma ne gibi bir etkisi olabileceğini anlayamadan duruyorken.

 

Vitrinlerde senenin meşhur son gecesi için tomurcuklanan yanardöner kırmızı çamaşırlara bakıyorum. Hayatımda biri olsaydı, o kırmızı sutyenden alsaydım rüya gibi bir gece geçirir miydik? Bana hiç dokunmadığı kadar aşkla, vücudumun gizemlerini ansızın keşfetmişçesine dokunur muydu? Ya da cep telefonuma mesaj yollayan online alışveriş sitesine bir baksam? Kırışık önleyici bir krem indirime girmiştir, onu bir denerim. Belki yeni yıl için indirimli fiyatlardan ipek kirpik bile yaptırırım. İçimde bir ses mağazalardan, reklamlardan, kafamı çevirdiğim her yerden saldıran uyaranlara kapılıp gidiyor. Yeni bir beni, daha kararlı, daha umutlu o kadını gelecek senenin karlı kışına, tökezlemelerine böyle hazırlayacağıma bir an gerçekten inanıyorum.

 

Geçen kış hayal ettiklerine hala fersah fersah uzak olduğunu düşünüp yelkenleri suya indirmiş bir kadını ayartmak kolay. Ya da onlar öyle hesap ediyor. Bütün bu çaba; mağaza süslemeleri, indirimler, ‘nedense’ çoğunlukla kadınlara hitap eden sloganlar bunun için mi? Yalnız, kırık, kabuğuna çekilmiş, içten içe kanayan dışarı gülümseyen, terk etmiş/edilmiş, hayallerinden vazgeçmiş, aradığını bir türlü bulamamış kadınlar… Yönümüzü kaybetmiş, elimizdeki pusulaya telaşla bakıp nereye gideceğimizi kestirmeye çalışırken, buraya gel diye fısıldayan kötücül sesler mi onlar?

 

Bu anlık aydınlanmayla silkinip kendime geliyorum. Neden kandırılacakmışım? Neden beni güçsüz, tüketime muhtaç, kendini ancak alışveriş ederek yenileyen kadın haline getirmelerine izin verecekmişim? İçimde koca bir ayaklanma başlıyor. Sistemin görmeyi arzu ettiği, görünüşünü mükemmelleştirmek için tüketimde sınır tanımayan kadın olmayacağım. Ama sınır tanımayan kadın olacağım. Orası kesin. Onlar yeni yılı Ocak’ta başlatıyorlarsa benimki Mart’ta başlayacak mesela. Doğa tomurcuklandığında, kediler çiftleşirken, toprak kalın karları üzerinden silkip soyunurken ben de kendime karşı çırılçıplak duracağım. Bunca zaman sırtıma binmiş güçlü görünme, işte-evde yüksek performans gösteren kadın olma, incinmeme zırvalarını bir kenara bırakacağım.

 

İncindim, yastığıma gömülüp ağladığım bir ton gece oldu. Yapamayacağımı düşündüm, utandım, korktum, yalan söyledim, sevmediğim şeyleri seviyormuş gibi yapmak zorunda kaldım. Bir gün değişir umudu taşıdım. Bu sene olmazsa seneye. O hep istediğim tura mutlaka çıkarım. O kitabı bir ara okurum. O hep hayal ettiğim işi bir gün yaparım. Bu sene olmazsa sonra. Muhakkak. Kara bir türlü görünmedi. O gemi hiç gelmedi.

 

Bu sene Mart ayında, kendi yeni yılım, herkesten ve her şeyden bağımsız özgürce başlıyorken kendime şimdiden yapay hedefler koymuyorum. Hem hedef dedikleri nedir ki? Sonsuz bir olasılıklar zincirinde sağa sola ok atmaya benzer. O okun gidip nereye saplanacağını kestiremez insan. Hedef kelimesini ‘’yeni hayaller’’ ile değiştiriyorum. Bu sene de gerçekleşmeme ihtimali çok yüksek hayaller kuracağım. Olsun. Düş gücü benim değil mi? Orta boy bir defter alıp içine kendimi dökeceğim. Hatalarımı örtbas etmeyeceğim ama kendime müdürü tarafından azarlanan, hedeflerine ulaşamamış satış sorumlusu muamelesi de yapmayacağım. Daha net olacağım, vücudum söyleyemediklerimin ağrı-sızısını çekip benimle uğraşmak zorunda kalmayacak. Başkalarından vazgeçeceğim. Ben ne yapıyorum, ben ne istiyorum? (Ama o yapamamış, onun başına geldiğinde şöyle yapmış, bir arkadaşım var o da öyle yapıyor. O sandığın kadar kolay değil… Bu başkaları bizi yormaktan başka ne işe yaradı? )Aklıma neden sorusu takıldığında onu zihnimden kovup neden olmasın sorusunu soracağım. Sürükleyici hikâyeler okuyacağım, bahane bulmak yerine tiyatroya daha sık gideceğim. Gereksiz tüketmeyip, tüket mesajlarından uzak duracağım. Bunları yapamadığım zamanlar geldiğinde karalar bağlamayacağım. İnsanım nihayetinde. Bazen olur bazen olmaz. İnsan her şeye rağmen ayakta kalıyorsa bunu yine kendisi ve sevdikleriyle başarıyor. Kendime ve sevdiklerime daha çok sarılacağım.

 

Yeni yıl için ilk hayalim, daha çok kedi sahiplenmeye cesaret edebilmek. Sizin gerçekleşmeme ihtimali çok yüksek hayalleriniz neler?

 

 

 

 

Görsel Kaynakları: Amanda Oleander 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

ECİNNİLİK

YBenzerlerini Arayan Bir  Kaktüs
Benzerlerini Arayan Bir Kaktüs

Belki başka bitkiler kadar ilgiye, muhabbete aç değilim. Belki su dolu gövdemle güneşin altında tek başıma durmak daha çok hoşuma gidiyor. Belki böyle hayatta kalabiliyorum.

YAZI

YEvde Kalmışlar İçin Lego Evler
Evde Kalmışlar İçin Lego Evler

-Çocuğun olunca nereye koyacaksın? -???

KÜLTÜR

YBir Hayatım Daha Olsa, Yine Başka Bir Hayatı…
Bir Hayatım Daha Olsa, Yine Başka Bir Hayatı…

"Sıradana, tecrübe edilmişe dönmekten çok korkuyorum çünkü."

Bir de bunlar var

Yıldırım, Yağmur, Şimşek ve Dişi Eşeğin Kulakları
Sevgi Soysal’ın Kendine Özel “Faşizm”i
Tak Etti Artık Tak Etti Canıma

Pin It on Pinterest