Edmée Lepercq’in Calvert Journal‘ın “Women Recollected” projesi için kaleme aldığı yazının çevirisidir. Kültür dünyasının 20. yüzyıldaki unutulmuş öncü kadınlarına ışık tutma şiarıyla yola çıkan projeyle rastlaşmaya, ileriki haftalarda da, yine bu sayfalarda devam edeceksiniz.
Çekoslovakya avangardının ayrıksı lâkin etkili bir üyesi olan Bèla Kolářová (d. 1923), fotoğraf, kolaj ve montaj gibi üretimlerini sıradan ve evle ilişkilenen nesneler kullanarak üretti. Bunlar öbek öbek saçlar, ataşlar, tıraş bıçakları ve oyun kartları gibi nesnelerdi. Kolářová’nın kompozisyonları ve materyalleri sıklıkla eksantrik olan işleri, mahrem aynı zamanda incelikli biçimlerde politiktir. Marjinal olanın ve göz ardı edilenin güzelliğini ve karmaşasını ortaya koyar, ki bu kavramlar, Sovyetler’in uydu kentlerinden birinde yaşayan ve örgün eğitimden geçmemiş bir kadın sanatçı olarak ona yabancı değildir.
Kolářová, sanatsal pratiklerinde geçmiş tarihle ve minimalizmin hatlarından feminist kaygılara kültürel alandaki ana temalarla yüzleşiyor, samimiyetle onlara meydan okuyordu. Fakat kariyeri, yakın zamana kadar şair kocası Jiří Kolář’ın işleriyle gölgede kalmıştı. 2007’de, Kassel’de düzenlenen çağdaş sanat sergisi Documenta’da işlerinin sergilenmesini takiben ona duyulan uluslararası ilgi tazelendi. Bugünse, pek çok işi New York’taki Metropolitan Sanat Müzesi ve Londra’daki Tate’in koleksiyonlarında bulunuyor.
Özgün Anlar
Tüberkülozla karşılaşması onu Prag’da yer alan bir yayınevindeki on beş yıllık işini bırakmaya zorlayan Kolářová, 30’larında sanatla uğraşmaya başladı. Artık engellilere ödenen aylığı alması mümkün olduğundan komünist partinin çalışma zorunluluğundan muaf, fotoğrafçılığa yöneldi. İlk serisi Children’s Games [Çocuk Oyunları (1957)] başkentin sokaklarında oynayan çocukları gösterir. Daha sonrasında bu ilk işini öne çıkarmasa da, söz konusu seri, ömrü boyunca ilgileneceği marjinal, çeperlerde yaşayan ve göz ardı edilenlerle kurduğu bağın habercisi olur.
Kolářová, hızla kamerayı terk ederek karanlık odada üretilen fotoğrafçılığa ve o ortamın laboratuvar benzeri haline odaklandı. Man Ray’ın tekniklerinin ve 1920’lerin Yeni Bakış (New Vision) akımının etkisiyle, organik maddelerle ufak nesneleri selüloit kağıtlar arasına yerleştirerek ve kullandığı materyali baz alarak fotomontaj ya da bitkisel (vegetage) diye adlandırdığı yapay negatifler elde etti. Kolářová, bunları ışığa duyarlı kağıtlara yansıttığında müteakip fotoğraflar selüloitlerin arasında sıkışan maddelerin narin ve dokusal özelliklerini ortaya çıkarıyordu. Bunlar, Eurydice (1964) işinde olduğu gibi, bazen bir yaprağın damarlarından bazen de saç yumaklarının dalgavari görünümlerindendi. Kolářová bunları kimi zaman şekiller kimi zaman da harfler olarak düzenliyordu.
1964 yılından 1971 yılına kadarsa nesnelerin kendilerinden çeşitli montajlar yarattı. Dishes [Bulaşıklar (1966)] serisinde suni elmaslar, tıraş bıçakları, balık yemleri ve diş macunu kapakları gibi sıradan objeleri cam ya da ayna kesitlerine yapıştırılmış halde bulaşık kurutma raflarında sergiledi. 1970’ler geldiğinde önceki işlerindeki geometrik kompozisyonlarını korusa da, materyallerini değiştirdi; ruj, göz farı ve kalemi gibi ürünler kullanmaya başladı. Bunları aynı bir yüze uygular gibi sayfalara sürerek, kuvvetli darbelerle üretti. Böylece yüzün bileşenlerini, göz farlarıyla oluşturduğu yuvarlak, soluk hilal şekilleri ve allıklarla, göstermeden tasvir etti.
1980’den 1999’a kadar Kolářová ve kocası Paris’te sürgünde yaşadılar. Sürgün hayatının birkaç yıl öncesinde Kolář, hükümetin insan haklarını korumak konusundaki başarısızlığını ortaya koyan ve dolaşıma girmesi yasaklanan 77 Bildirgesi’ni imzaladı. Bir sürü imzacı, 1989’daki Kadife Devrim’i takiben post-komünist Çekoslovakya’nın önemli figürleri haline geldiler.
Belirleyici Nitelikleri
1968’de Kolářová kendi işleri hakkında ender bir bildiri yazdı. Bu yazı, “Cartier Bresson ya da başka fotoğrafçıların” benimsediği “bütün dünyanın halihazırda fotoğraflandığı” fikrine bir eleştiriydi. Bu beyandan şüphe duyan bir tavırla etrafına bakmaya ve bütün dünyanın halihazırda gerçekten de fotoğraflanmış olup olmadığını araştırmaya başladı. Zamanla, kıyıda köşede bırakılmış başka bir dünyanın varlığını fark ederek o dünyayı şöyle anlattı:
“çok ihmal edilmiş ve her gün fotoğraflanmaya değer bulunmadan geçilen küçük şeylerden oluşan; yaşamlarımız için vazgeçilmez olmakla birlikte hafife alınan, bu yüzden de sayıca çokluklarına rağmen ender fark ettiğimiz, varlıklarını ancak ölüm anında, canımızı sıkarak ilan eden şeylerden mülhem” bir dünya.
Kolářová’nın sanatsal pratiği yaşamı boyunca bu gündelik hayatı ilgilendirenin ve kıyıda köşede kalmış, ıvır-zıvır olanın sorgulanması etrafında şekillendi. Fakat bu nesneleri ya da materyalleri yorumlamaktansa Kolářová onları yeniden düzenlemekle ve biçimlendirmekle ilgilenerek her birini, yeni bir dille karşılaşmışçasına, yeni ve garip şekillerde yeni-den yarattı.
Dikkate değer kompozisyonlar
Kolářová’nın sanatsal pratiği genellikle, kullandığı materyallerin de kaynağı evle ilişkili olarak tartışıldı fakat kompozisyonları sıklıkla bilim dünyasına dair çağrışımlar da uyandırıyordu. Dishes (1966) serisindeki bulaşık kurutma raflarında bulunan her bir cam ve ayna kesiti, mikroskobik incelemelerde kullanılan lamları da hatırlatıyordu. Bunun yanı sıra, makyaj serisindeki ruj ve allıkla lekeleri bir böcekbilimcinin titiz ve özenli çalışmasında kelebekleri ve haşereleri sınıflandırmasına tekabül ediyordu. Diğer işlerinden olan Variation: Two Triangles IV [Varyasyon: iki Üçgen IV (1968)] ise sıkıca düzenlenen elektrik ve bilgisayar devrelerinin örüntülerini andırıyordu.
Kolářová’nın sanatsal pratiği yıllar boyu çok katmanlı, disiplinler ve materyaller arası hareket etmekle birlikte çeşitli serilerde de neredeyse bilimsel denilebilecek bir bakışla gündelik nesnelere yaklaşır. Bunlar her ne kadar çoğunlukla bizlere görünmez olsa da, yalnızca derinlemesine bir çalışmayı hak etmekle kalmaz aynı zamanda, içlerinde açığa çıkarılmayı bekleyen gizli bilgiler barındırır.
Ana görsel: Běla Kolářová, 1969. Fotoğraf: André Villers