Apache'lerin kutsal saydıkları ve SİT alanı olan bölgenin bir maden şirketine pazarlanması üzerine yola düşen 16 yaşındaki Naelyn Pike, oku ve yayıyla dünyanın tüketim sembolü olmuş Times Square'i hedef alıyor.

MEYDAN

Times Square’de Ok Atmaca

Yok yok aklınız hemen Bilal’in Okmeydanı’nda attığı oklara gitmesin. Bu oklar sandığınız oklardan değil:

 

apache stronghold

 

Apache Stronghold üyesi 16 yaşındaki Naelyn Pike, Apache’lerin kutsal saydığı bir bölgeye yapılmak istenen madene karşı New York Times Square’de elinde oku ve yayıyla destansı bir protesto gerçekleştiriyor. Hayalimde şöyle bir şey canlanıyor: Meydanın ortasına gelince Naelyn duruyor, Times Square’in sönmeyen ışıl ışıl gözünü hedef alarak yayını geriyor ve oku tam gözün ortasına fırlatıyor. Tüm pikseller birkaç saniye içinde neye uğradığını şaşırarak dalgalanıyor, sönüyor ve dökülmeye başlıyor. İnsanlar duruyor, sesler duruyor, bir durma geliyor. Sonra sürüyle kuşlar geçmeye başlıyor, rüzgar şiddetini artırarak gökdelenlerin camlarını birer ikişer sökerek esiyor. Güneş artık camların yansımalarından değil de olduğu gibi doğrudan nüfuz ediyor havaya. Naelyn havada yükseliyor ve yeterli irtifaya ulaştığında tüm meydanın, insanların, kaldırımların, arabaların üstüne işiyor. Onun çişini içiyor herşey ve yavaş yavaş eriyor.

 

Evvveeet Evliya Çelebi ilhamıyla gördüğümüz gündüz rüyasından uyanıyoruz ŞAK diye. Dünyaya, gerçek diye ortada gezinen kabuslara dönüyoruz:

 

Hisselerinin bir kısmı İngilizlerde olan Rio Tinto adlı dev maden şirketi Güneydoğu Arizona’da yer alan ve Apache’lerin kutsal saydığı Tonto Milli Parkı içinde yer alan Oak Flat adlı yere bakır madeni yapmak istiyor. Bunun için Senatör John McCain’in önderliğinde, geçtiğimiz Aralık ayında ABD Kongre’sinden bir yasa geçiyor. Bu yasaya töre ABD-Meksika sınırından 160 km içerilere kadar tüm kamu ve kabile alanları yerleşik yasalardan muaf olacak, Sınır Polisi’ne de tam destek ve kontrol verilecek. McCain ve ekibi özel mahalle toplantıları yapıyor, kendisine ve projeye muaf olan kimseyi bu toplantılara sokmuyor. (Tanıdık geldi mi?)

 

Arizona San Carlos Apache Kabilesi’nden ve onların iletişime geçtiği başka kabilelerden birçok kişi bu toprak gaspına karşı mücadele başlatmış. 22 Temmuz’da fotoğrafını gördüğünüz bu eylem gerçekleşmiş. Times Square’den sonra oku ve yayıyla Washington DC’ye yola çıkacaktı Naelyn… Yolculuğu iyi geçmiştir umarım.

 

Dünyanın her yanına kendi çöplüğü gibi davranan ABD hükümetlerinin, kendi sınırları içerisinde federal koruma altındaki (bizim SİT alanı) bir bölgeyi maden şirketine pazarlaması, bunun için sınıra kadar devasa bir bölgeyi vahşi batıya çevirecek yasalar geçirmesi, halihazırda ellerinden toprakları alınmış, sömürünün alasını yaşayan Kızılderili vatandaşların tepesine yeniden böyle çökmesinde şaşılacak bir şey yok gibi gözükebilir. Yine de ABD’nin çizdiği çevreci ülke, güzel ülke, basını da özgür oh ne güzel ülke portresi şöyle bir sallanmadı diyemeyiz. Bu protestonun haberi yapılmamış bile doğru düzgün. Toplasanız 4-5 ciddi makale anca yazılmış.

 

ABD’nin sebep olduğu çevre felaketlerinden biri olan MONSANTO firmasına ABD hükümetiyle ilişkilerine ve bu yatırımların yokettiklerine dikkat çekmek amacıyla Monsanto Seneleri adlı albümü yapan ve bu yazki tüm konserlerini ASİ İÇERİK/MONSANTO SENELERİ adı altında veren müzisyen Neil Young Apache Stronghold’u duymuş ve konserinde 15 davulcudan oluşan bir ekibe yer vermiş. Ellerinde pankartlarla konsere çıkan ve Neil Young’la ordan oraya gezen Apacheler konser için gittikleri şehirlerde dert anlatmaya çalışıyorlar.

 

Eğer hukukun işliyor olduğuna inansaydım size burada oklu yaylı Apache’lerden, uçmalı işemeli gündüz rüyalarından bahsedeceğime, BM İnsan Hakları Deklerasyonunun 29. maddesinden, yerli halkın doğasına, yerleşimlerine sahip çıkma ve koruma hakkının saklı olduğundan filan bahsederdim. Ama dünyanın hiçbir yerinde işlerin böyle yürümediğini biliyoruz. Herşeyin bir imaj ve PR savaşı olduğu modern dünyamızda toprakları gasp edilmiş, suları zehirlenmiş, ürünleri şişirilmiş insanların, meydanlara ok ve yaylarla çıkmaları icap ediyor elbette. Sokakta her türlü tuhaf insanın gezdiği New York’ta bu kadını kim takar demeyin… Oku ve yayıyla gezen herhangi biri değil, bir Kızılderili. Bunun sembolik anlamı ise ABD’deyi köklerine kadar sarsacak derinlikte.

 

 

 

Apache Stronghold’un etkinliklerini buradan takip edebilirsiniz.

 

Bu yazıdaki bilgilerin kaynakları şöyle şöyle ve böyle.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

MEYDAN

YHer Gün Yeniden Kurduğumuz Bir Şehrin, Bir Dünyanın Yerlisi Olmak
Her Gün Yeniden Kurduğumuz Bir Şehrin, Bir Dünyanın Yerlisi Olmak

Bu 25 Kasım’da hatıramıza, buluşmalarımızın ve hür bir geleceğin hayaline sarılıyorum.

TARİH

YJames Baldwin’le Tanıştığım O Gün
James Baldwin’le Tanıştığım O Gün

Beni geri çektiği o yer ve zaman, makulen umabileceğim tek şeyin aldığım her davette ancak hizmet etmek için orada olabileceğimi söylüyordu.

MEYDAN

YEvet, Polisi Lağvedelim
Evet, Polisi Lağvedelim

Çünkü reformlar işe yaramayacak.

MEYDAN

YBiraz Sakinleşebilir Miyiz?
Biraz Sakinleşebilir Miyiz?

İnsanlar genelde beni felaket tellalı gibi görüyor, bana kızıyorlar. Felaket tellalı değilim ben. Eğer bakmazsan, değiştiremezsin. Gözünün içine bakacaksın.

Bir de bunlar var

AYM’nin soyadı değişikliği kararının ardındaki uzun feminist mücadele
Korona Günlerinde Kadın İstihdamı
“Bu Adamı Tanımıyorum, Ne Hissedeyim?”

Pin It on Pinterest