Magma dergisi editörü Özcan Yüksek’in twitter hesabını takip edenler bilecektir, dünyanın her yanından ama en çok da Türkiye’den türlü türlü canlıya dair olağanüstü güzellikte fotoğraflar paylaşır durur. Üstünüze 5er 10ar inen felaket tellalı tivitlerin arasında aniden size bakan bir nazlı çiçek, bir muzır penguen, bir küskün lüferle karşılaşabilirsiniz. Bu sabahsa uyandığımda ilk gördüğüm kare uçuşta bir telli turna idi.
45 sene sonra İstanbul’da ilk defa görülen telli turna. KIRK BEŞ SENE.
Bahar müjdecidir, 45 yıl sonra İstanbul’da telli turna görüldü. Ülke ölçeğinde nesli tükenmek üzere. f. Ahmet Özbaş pic.twitter.com/Td6aCHW7e5
— özcan yüksek (@ozcanyuksek) April 30, 2017
Ahmet Özbaş’ın karesinden bize göz kırpan bu can yalnız değil. t24’ün yaptığı haberde üç adet telli turnanın “kuş ve doğa fotoğrafçısı Ahmet Özbaş ile Nükhet Barlas tarafından Sarıyer ilçesindeki Fener Kuş Gözlem Kulesi’nden” görüntülendiği yazılmış. İstanbul Kuşları kitabına göre telli turnanın “son İstanbul kaydı 1972”.
Türkiye’de toplam 100’den az turnanın kaldığı tahmin ediliyor. Telli turnanın durumu ise daha vahim. Ağustos 2013 Doğa Derneği’nin turnalar araştırmasına göre çoğu Sivas ve Muş’ta olmak üzere toplamda 12 çift turna ve 19 yavru gözlenmiş. Tarım alanı açma, yapılaşma ve barajlar inşa etmek suretiyle sazlıkların, çalı alanlarının yok edildiği ülkemizde artık ancak parmakla sayılabiliyorlar.
O zaman bu kutlu günde, İstanbul semalarından geçerek bizi onurlandırdan telli turnalara şöyle seslenelim:
Gitme turnam gitme nerden gelirsin
Sen nazlı canana benzersin turnam
Her bakışta beni mecnun edersin
Tabibe Lokman’a benzersin turnam
…
Eğlen dur eğlen dur telli turnam eğlen dur
Sözlerini Aşık Daimi’nin yazdığı turna semahını, Selda Bağcan’ın yorumuyla bir dinleyelim, bin uçalım.