İçerideki “bedenler” bin bir çeşitlilikte; herkesin kendi özgün hikâyesi, onu çıplak beden olmaktan çıkaran bir tarihi ve benliği var ama bunlar kapının eşiğinden içeri adım attığınız anda yok oluveriyor. “İçeride” bedenleri tanımlayan yegâne etken patolojileri.
Herkesin hakkının herkese geri verilebileceği bir dünya, hâlâ üzerine düşünmeye değer mi?