disiplinlerarası dolaşan bir zihin, bitimsiz bir merak, paylaşmayı seven, kolektif çalışmadan zevk alan, şakacı, yetenekli ve parlak bir akıl, bir kedi âşığı, yaratıcılığa teşvik ve kuir değerler..
Bu kadar derinden unutulmuş, bu kadar hatırlanmaya değer başka ne var, bilmiyorum.
Rabotni, sadece emeğin ve mücadelenin simgesi değildir kadınlar için, aynı zamanda çok taraflı baskılanmanın, çifte yükün de nişanesidir.
Lubunyalık, İstanbul, sınıf, yaş ve statü gibi dinamiklerin birbirleriyle çarpışıp durduğu romanı Deniz Ne Kadar Güzel’de şatafatlı, dokunaklı ve sürükleyici bir polisiyeye imza atan yazar Yiğit Karaahmet ile bol spoiler’lı bir sohbet.
2012’den bugüne uzanan bir tarihçe: Nevin’in yargılanması ve feminist yol arkadaşlığı…
Ama rüyada o geçmiş kıyafetlerini giymek istemeyen, o geçmiş yüklü odadan da evden de çekip gitmek isteyen ben değil miydim?
Feminist akademisyen Serpil Sancar, Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği’nin (CEİD) hazırladığı Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini İzleme Yıllık Raporu’nu anlatıyor.
Arkasında kadın hareketinin hem zenginleşen de yoksullaşan dünyasını bırakarak…
Beyoğlu kent hakkı için mücadele edilmesi gereken bir ortak alan değil, sahip olunacak, “geri kazanılacak” bir ganimet adeta. Bitmek bilmeyen bir ideolojik savaşın ortasında sürekli oradan oraya savrulan bir pinpon topu.
“Trans erkek nasıl bir şey, trans kadınlardan ne açıdan farklı hallere denk düşüyor? Peki, hangi hareketin öznesi?”