Gösteri sanatlarını kadife koltuklarda izlenen ağır bir aktiviteden ziyade farklı bir çerçevede düşündürebilmeyi umuyoruz.
Ophelia kaybolduğu suların derinliklerinden yükselecek, modası geçmiş antika elbiselerini atacak ve çılgın yaratıcılığının doğuracağı çiçek patlamalarıyla dünyayı yeniden tasarlayacak.
…Ophelia’nın feminist eleştirinin anlatabileceği, kendine ait bir hikâyesi olduğunu önermeyi tercih ederim; bu ne onun hayat hikâyesi, ne aşk hikâyesi, ne de Lacan’ın hikâyesi, daha çok onun temsil edilişinin bir tarihidir. (Elaine Showalter)