Nereye tiksiniyoruz?
“Polis, günlerce dehşet ve hastalığının üzerine bir de bunun travmasını yaşayan A.A.’yı ailesine teslim etmek istedi.”
Adalet, Hürriyet, Müsavat, Uhuvvet yaşıyorlar mı acaba hala?
Türkiye medyasının devleri, aynı anda toplumu hem yönlendirip hem de aksettirebilen eşsiz bir konuma sahip. Halkın istediğini vermekle halkın isteyeceklerini belirlemek arasındaki fasit daire çürük, ve kokuyor.
Davet edilmeliydim. Orada olmalıydım. Kırgınım ve ağız tadıyla bir redaksiyon bile yapamadım. Söyleyeceklerim bu kadar.
Kadınlık algınıza mukayet olun.
“Dikkatli olmazsanız, gazeteler ezilen insanlardan nefret edip, zulüm eden insanları sevmenizi sağlarlar.” Malcolm X
Kritik kavşaktı, engebeli viyadüktü derken ben bu cendereye sokulmaktan çok yoruldum. Çare Arşiv!
Hürriyet gazetesi, artık çöpe dönmüş bilim haberleri sayfasından akıllara zarar bir BİLİMSEL KEŞİF haberi muştuluyor:
Ertuğrul Özkök’ün geçen haftaki yazısı şöyle: “Duydunuz mu, Hasan Cemal’in sertleşme sorunu varmış. Sakın onun özel hayatına girdiğimi, mahrem bir sorununu ifşa ettiğimi sanmayın. Neticede sertleşme sorunu varsa kendini ilgilendirir. Ama dün yazısında kendi itiraf etti. Yazısında Başbakan Erdoğan’ı eleştiriyor. Eleştiriyor ve şöyle bir cümle ile bitiriyor: ‘Yazı uzadı, burada kesiyorum. Çünkü […]