her kadın feminizmin derdi, her erkek feminizmin hedefi. ama bu, politik kimlikleri yok saymak anlamına gelmiyor. her kadının yanında olmak her kadınla yan yana durmak anlamına gelmiyor.
Feminizm ve uğruna savaşılacak kadın hakları o kadar sınıfsız ki aslında, bell hooks’un dediği gibi “Feminizm Herkes İçindir” diye bağırmamak için zor tutuyorum kendimi.
tartışma “bizden” olmayanları “ayıklama” süreci değil, birbirimizin fikrini anlama, birbirimizi ikna etme, mümkünse ortak noktada buluşma süreci.
Mıknatıs ve Ay sergisinin ortasında, trans bir mekanda, izleyiciyi içinden geçiren, dönüşüme davet eden bir yerde PARÇALANMIŞ sizi bekliyor.
Etin Cinsel Politikası kitabının yazarı Carol J. Adams anlatıyor.
Üstümüze üflenen ölümün ölü beyaz erkeklerle, yaşamak ve yaşatmak için emek vermenin feminizmle bir ilgisi olmalı…
Feminizmi, toplumun tüm tabakalarını baskı altına alan, ayrıştıran, dışlayan güçlere bir tehdit oluşturacak şekilde nasıl yürütebiliriz?
“Erkek düşmanlığı ve cinsellik karşıtlığına bürünen bir feminizmde biz yokuz.”
Bir kadın anne olduğunda feminist olmaktan çıkar mı?
“15 dakikadan uzun sürüyorsa yapmayacaksın.”