Batılı yasaların köksüz olduğuna, Medeni Kanun’un bu topluma yabancı olduğuna, İstanbul Sözleşmesi’nin yerli olmadığına dair kurulan o anlatı, henüz en başından çatlamaya mahkumdur.
Feminist hareketin kendisi somut ya da kristalize bir şey değil. Değişir ve değişmesi de gerekir. Çünkü ihtiyaçlarımız, bakış açılarımız değişiyor. Toplum değişiyor.
Dünyanın dört bir yanında feminist hareket nasıl bir sene geçirdi? 2021’de bizi neler bekliyor?
Mor Çatı’nın 30. senesinde sanatçılar olarak senelerdir bizim yanımızda duran Mor Çatı’nın yanında ve kadınların her gün maruz kaldığı sistematik şiddetin, ayrımcılığın karşısında durduğumuzu göstermek için işlerimizi bağışladık.
Türkiye’nin dört bir yanında İstanbul Sözleşmesi’nin her bir maddesine sahip çıkan kadınlarla görüştük.
Aile içi şiddetten hayatta kalan bir aktivist, travma, toplumsal cinsiyet ve cinselliği odağına alarak Tayland toplumunu kökten değiştirmeyi amaçlıyor.
Feminist hareketin gücünün kırıklarımızda, yarıklarımızda, damar damar bin yoldan akıyor oluşumuzda köklendiğini unutmayalım.
Feminist hareketin yaşayan tarihi Şirin Tekeli’yle çocukluğunu, gençlik yıllarını, küçük bir çeviri grubundan feminist harekete el yordamıyla giden süreci ve bugünkü feminist hareketi konuştuk.