Kâbe’yi dönmekse (tavaf) “kurumsal mesele”, Kâbe’ye dönmeyelim mi?
Aslolan normları, diskurları ve “gerçek” İslamları çarpıştırmak değil hayatlarımızın ipini elimize almak ise daha az fıkıh konuşup daha çok kadınlık deneyimlerimizi konuşmamız gerekmez mi?
Sayıları tedricen artan, mezkur Rabia Mescidi’nin de olduğu gibi “şamil camiler” egemen din sınıfını korkutuyor.
Kadını fitneyle özdeşleştiren İslam literatürüne ve toplumsal hafızaya bir bakış.
Çok uzun zamandan beri camiler erkeklerin mekanı.
Din ve Maneviyat Üzerine Düşünceler serisinde altıncı bölüm.
Tasavvufun klasik döneminde (9-13. yüzyıllar) aklın tanımı en temel tartışma konularından biriydi. Bazı sufilere göre, hakikatleri tecrübe edebilmek için insanın aklını yitirmesi şarttı.
Tüm dinlerde ibadetin kökeni, en derindeki “ben”in bir başka varlığın önünde benliksiz bir sevgiyle eğilmesinden ibarettir.
Maneviyat nedir? Tasavvuf maneviyatı nasıl tanımlar?
İslam ve İslamcılık. Veya dindarlık ve dincilik. Bunlardan biri inanç, biri ideoloji. Bunu hepimiz biliyoruz. Oysa mevcut iktidar, bu ikisini tek bir olgu olarak sunmakta ısrarcı.