Kibele Yarman bir hikâye anlatıcısı edasıyla farklı görselleri bir araya getirip onları yapıştırarak ve dikerek birbirine işliyor. Bütünü parçalara ayırıp, o parçalardan yeni bir bütün oluştururken yaptığı oyuncu hamleler göz yanılsamalarına, beklenmedik eşleşmelere ve hayal gücüne alan açıyor.
Bir akıl hastanesinin yemekhanesinde yüzlerce kişi arasında, üzerinde bu ceketle dolanan bir kadın hayal edin.
Despina nine örüyor, o örmeye başlarken bizde de sinema tarihi başlıyor. Bu tarih halen hepimizin elinde.