Artık yüzleşmek istiyorum babamla. Mahkeme kurulsun, suç asıl sahibine verilsin istiyorum.
“Belki ben de anlatmaya cesaret edemediğim zamanlar hikâyeme “bir arkadaşım” diyerek başladığım için.”
Sanki kusmam gerekenler hala boğazımda, her an çıkacak gibi. Keşke kusabilseydim. Neden kusamadım?
Annem biliyordu. Annem biliyordu ve susuyordu. Bir anne böyle bir şey karşısında nasıl susabilir?
İşte diyorum sonunda konuşabileceğim. Konuşacağım ama nasıl?
Mecliste şu an bir torba yasa tasarısı görüşülüyor. Torba yasa Aleaddin’in sihirli lambası gibi bir şey. Her Aleaddin kendi meşrebince okşayıp istediğini çıkarıyor lambadan. Bu nasıl bir okşamaksa bu kez, tacizcilere tecavüzcülere kıyak, flörte ceza, bir sarımlık esrara bile yıllarca hapis çıkıyor yasadan.
Geçtiğimiz hafta altı yaşındaki bir kız çocuğunun işkence edilerek öldürülmesi üstüne Bülent Arınç’ın yaptığı açıklamaları anlamaya çalışmak…
“Fakat bu sefer dağılmayı reddediyorum. Çok uzun bir süre Woody Allen’ın gördüğü kabul beni susturdu. Kişisel olarak azarlanıyor gibi hissettim, sanki bütün ödüller ve övgüler bana ‘kes sesini ve defol’ demenin bir yolu gibiydi.”
Kız çocuklarının zorla evlendirilmesini durdurmak için hep bir ağızdan erkeklerden rica edelim: İnsafa “Gelin”!
“Tecavüz izinsiz bir organa girmek değildir. Bir yaşama girip benliği darmadağın etmektir. Tecavüz, kasten bir ruhu öldürmektir. Yani bir öykünün cinayetidir kanımca…”