Okullarda örtü serbestisi meselesinin hep es geçilen yanı, kız çocuklarının örtünmesini sitayişle destekleyen yönelimin kaynağı oluyor: “Evladının çeperinden ayrılmasını engellemenin” yolu onu muhafaza etmekten geçiyor.
Kadın, inancıyla, giyimiyle, tavırlarıyla, açıklamalarıyla, kısacası her adımıyla kocasının niteliğine katkı sağlamaktan öteye gidemeyecek mi?
Bugün tarihe 31 Ekim Kadın Milletvekillerini Anma, Kıyafet Özgürlüğü ve Erkek MVler Bi Dakika Sesini Kessin Bayramı olarak kaydedilse çok memnun olurum.
Gezi sürecinden feminizm adına benim çıkardığım ders bizim bu anaarter “beyaz feminizm”den ayrık, kendi gruplarımızın dertlerini daha iyi anlatabilecek “otantik” kadın hareketlerine muhtaç olduğumuz.
En büyük komplo, komplo teorilerine inanmak olabilir mi?
Kadınlara özgürlük istenecekse, onu da biz isteriz.