Elektronik müzik dünyasının kadınla imtihanı

ECİNNİLİK

Nina Kraviz Ofise Mini Etek mi Giymiş?

Bundan birkaç hafta önce elektronik dans müziği ortamına adanmış online müzik dergisi RA (Resident Advisor), DJ’lerin turnelerinden derleyecekleri ‘Between the Beats’ (Vuruşlar Arasında) serisinin ilk bölümü olarak Nina Kraviz’in turne filmini yayınladı. Filmde Nina, 2-3 gün içinde Bulgaristan’dan Belçika’ya, ordan da Almanya’ya gidiyor. Film boyunca; partilerden görüntüler, çaldığı parçalar, yediği yemekler, otel odası, mekanlara giderkenki araba söyleşileri gibi sahneleri izliyoruz. Nina; bakmaya doyulmayacak denli güzel, güzel olduğu kadar iyi danseden, çalan ve filmde de göreceğiniz gibi işini sevdiğini söyleyen bir DJ.

RA‘ın bu ilk filmini Nina’yla çekmesinin sebeplerinden biri Nina’nın dikkat çekici güzelliği olur ya da olmaz ama bence biz aşağıdaki filmi izledikten sonra altındaki yazılanları okumaya başlamadan önce, durup kendimize, bu filmin bizim kafamızda nasıl hisler/düşünceler uyandırdığını anlama süresi tanıyalım. Sonra başkalarına ne düşündürmüş ondan bahsedelim.

 

 

Bu film elektronik müzik dünyasında epey konuşuldu. Konuşulmasının sebeplerinden biri film yayınladıktan sonra eski DJ/Prodüktörlerden Greg Wilson’ın blogunda Nina ile ilgili yazdığı ‘NINA KRAVIZ- KENDİ MİTİNİN METRESİ’ başlıklı yazıydı.

 

Greg Wilson yazıda öncelikle RA‘ın videosundan bahsediyor sonra da aslında Nina’nın her türlü bir pazarlama rüyası olduğundan, hem ‘müziğini iyi bildiğinden’ hem de ‘her göze hitabeden güzelliğinden’ bahsediyor. Videonun onun seksüelliğini vurgulayışına atıfta bulunurken Nina’nın Bulgaristan’da plajdaki bir gig’den önceki röportajında üstünde bikinisiyle konuştuğunu ve röportaj görseli doldururken bikiniyle denize girdiği bir sahneden bahsederken önce ‘Nina Kraviz’in zaten cinselliğiyle ne kadar barışık olduğu’nu ve bunda bir sorun görmediğini tasdikliyor sonra da nefsine engel olamayıp kendini tamamıyla konudan tenzih ederek ‘elalem’in konuyla ilgili eleştirisini alıntılamakta bir beis görmüyor.

 

Elalemin ne dediğini şimdi çevirip buraya yazarak aynı hataya düşmüş gibi olmak istemiyorum ama siz aşağı yukarı ne denli bir zevzeklikle ‘e oldu olacak üstsüz girseymiş!’ sığlığında atıp tutmalar olduğunu zaten tahmin edersiniz.

 

Bunları alıntıladıktan sonra Greg Wilson başlıyor Nina’yı korumaya. Yok efendim kendisini ilk keşfettiği 2006 senesinde Redbull Music Academy’de ondaki ışığı gördüğünü, kızcağızın kendini işine ne denli adadığını bildiğini, 2009 senesinde Nina bir plak şirketiyle anlaşacağı sırada kendisine sorulunca seve seve referans olurken yazdığı mektubu filan okuyucuyla bir güzel paylaşıyor. (Ancak o mektupta bile plak şirketine Nina’nın bir pazarlama mucizesi olduğunu düşündüğünü söylemeden edememiş.) Bu gayri ihtiyari korumayı yaparken bir baba tavrıyla ya da elektronik müzik ortamına ömrünü vermiş olmanın rahatlığıyla adeta kendini bir kalkan ilan ediyor.

 

Burada Greg Wilson’ın kendini kurtarıcı ilan etmesine, Nina kızımızın aslında niyetinin iyi olduğuna, kamera onu seviyorsa bunun onun suçu olmadığına, RA‘ın da biraz kendisini oyuna getirmiş olduğuna filan değinmesini bir kenara bırakıp esas sorulması gerektiğini düşündüğüm soruyu soracağım:

 

Nasıl oluyor da elektronik müzik ortamı gibi, varolduğu günden bu yana cinsiyet tanımayan ‘özgür aşk’ın, dansın, çıplak olmak veya olmamanın bireye bırakıldığı partilerin, uyuşturucu kullanımının bile illegalliğini kaybettiği bir dışavurumun yaşandığı ülkeler arası ‘müzik’ dünyası, KADIN DJ kavramı ortaya atıldığında ortalama kurumsal şirket kurallarıyla yitip yıkılıp gidiyor? Bu acizliğin bu ortamda bile baş göstermesi ne zaman ve ne şekilde oldu?

 

Sonunda Nina da bu saçmalığa yanıt vermek için Facebook adresinden şu aşağıdaki serzeniş dolu açıklamayı yapmış:

 

Greg Wilson benimle ilgili bir yazı yazdı. Ne diyebilirim? Teşekkürler Greg. Harika bir yazı ve gerçekten onur duydum. Ama bazen içimden evrene şöyle haykırmak geliyor:

 

‘Millet, siz ciddi misiniz? Artık 10 kere ölmüş ‘endüstride kadının yeri’ mevzuunu konuşmaktan baymadınız mı? Bu çevrede erkeklerin her istediklerini yapabilecekleri ama kadınların hanımefendi olması gerektiği fikri daha ne kadar sürecek? Öyle ki makyaj bile yaptıkları zaman ‘aman allahım güzel ve feminen (yani kendisi gibi) görünüyor ve ciddiye alınamaz’ diye düşünmeye başlıyorsunuz. Lütfen beni bu pazarlama kutunuzdan çıkarın. Ben tüm menajerleri reddettim ki istediğimi yapabileyim. Üstüne üstlük bugüne kadar ortaya çıkan en efendi dj’im. Uyuşturucu kullanmıyorum (On yıldır bu işin içindeyim). Profesyonel ve kendime karşı dürüstüm. Asla birini memnun etmek adına tek bir parça çalmadım. Hakikaten artık modası geçmiş bu burnu havadalığı artık bırakın. 

 

Resident Advisor‘la beni 3 gün aralıksız takip ettikleri filmin montajı esnasında benim ‘kadın DJ’ tarafıma fazla odaklandıkları ve istediğim halde bazı sahneleri çıkarmadıkları için kavga ettim. Tek sorun o değildi, acid techno ve dans çılgınlığı üstüne konuşmalarımı da biraz ortalığı karıştıracağımı düşündüklerinden yayına koymak istemediler. Elbette sonunda pek çok parça çıkarılmış olmasına rağmen yine sizi o masum banyo sahnesi delirtti. Çok komik! Bu video turnedeki bir DJ hakkında ve DJ’ler arada banyoya girerler. Bulgaristan’da görüntülendiğim parti sahneleri plajda çekilmiş, plajda paltoyla mı oturmam gerekiyor? Yani yanlış anlamış olmamak için soruyorum, ne zamandan beri plajda mayoyla oturmak ‘fazla’ kaçıyor? Son olarak, şu söylediğime takılmışlar; ‘bu piyasada kadın olmak kolay değil çünkü her ilişki uzak ilişki olarak yaşanıyor.’ Galiba pek çok insan için fazla dürüstüm. Ama sadece siz klişeler ve cinsiyetçi hislerle dolusunuz diye değişecek değilim. İnsanları kontrol etmek istiyor olabilirsiniz ama benim için işler öyle yürümüyor. 

 

Ben yıllardır kendi başıma prodüktörlük yapmaya, müzik araştırmaya, bulmaya ve paylaşmaya devam ediyorum. Sizin hoşunuza gitse de gitmese de hissettiğim gibi davranma hakkım var. İşimi seviyorum ve gerçeğim, bu halim size fazla geliyor, işin içinde bir bit yeniği arıyorsunuz, ancak yok. Sanatçıyı ve yaratıcılığı kontrol edemezsiniz. Cinsiyetçiliğin ve benzer saçmalıkların ölmesi gerek. Bunun ilk adımı da sanatçıların cinsiyetlerinden, derilerinin renginden veya cinsel yönelimlerinden filan arındırılarak değerlendirilmesi. Klişeler daha az yaratıcı beyinler içindir! Umarım bir gün kendinizi yolun diğer tarafında bulursunuz. Tanrı hepinizi korusun.’

 

Korusun Nina!

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

ECİNNİLİK

YYunanistan’ın Yeni ‘First Leydi’si Ne Giymeli?
Yunanistan’ın Yeni ‘First Leydi’si Ne Giymeli?

Yunanistan'da Alexis Tsipras yönetiminde yeni bir kemer sıkma karşıtı parti yönetimde. E popüler atasözünün dediği gibi "bütün büyük adamların arkasında büyük bir kadın vardır."

TARİH

YSenin için düşündüğüm çiçekleri bulmak çok zor
Senin için düşündüğüm çiçekleri bulmak çok zor

Frida Kahlo'dan dostu ve meslektaşı O'Keeffe'e, endişe, destek ve aşk dolu bir mektup

SANAT

YMüzik Şemsiyesi – 3
Müzik Şemsiyesi – 3

Bu bölümde yönetmen John Cassavetes'in 'Etki Altında bir Kadın'ından bahsedecek ve müzisyen Harwood'un film için yapmış olduğu ana temayı dinleyeceğiz sayın Müzik Şemsiyesi severler...

Bir de bunlar var

Spagatla Abdest Bozmak, Halkın Sinir Uçlarına Dokunmak
1 Mayıs İstanbul’a Telli Turnanın Müjdesiyle Geldi
Elemtere fiş kem gözlere şiş

Pin It on Pinterest