Sosyal medyada şöyle bir Milliyet Sanat haberine denk geldim:
Öncelikle zihnen on yaşında olduğumdan haberde her “meme yapma” lafı geçtiğinde ve özellikle “memeler kimsenin tekelinde değildir” kısmında sesle güldüm elimde olmadan. Kusura bakmasınlar ama bütün metin asparagas haber gibi. Sanat tartışırken memenin gerçek hak sahibine gelinmiş olması pek gurur duyulacak bir şey değil herhalde.
Sonrasında meme konusunu edindikleri halde iki çalışmanın birbirinden epey farklı olduğunu düşündüm ve intihale karşı bu biçim bi bakış açısı biraz moralimi bozdu. Memelerinin çalındığını düşünen sanatçının “Böyle benzerlikler olabilir, çalışmalar özünde farklı, sonuçta memeyi hepimiz Havva anamızdan aldık” dememesi, diyememesi de beni üzdü. Herkes kendi memesiyle mutlu mutlu yaşayamaz mı?
(Görsel: Erika Stone’un fotoğrafından ayrıntı. Paris Bit Pazarı, 1981) (Herkesten önce çalmış kurnaz Erika)