"Manikürle nasıl içim açılacakmış" dedim önce, ama sonra söz dinledim.

ECİNNİLİK

Manikürden Kalan Kadarı

Ben o gün, sıkıntılardan sıkıntı beğeniyordum. Ne halt edeceğimi bilemez halde, aynı yoldan beş kez geçince, yolun üstündeki kuaförün kapısında bir kadın “sana manikür lazım” dedi. Tanımam, etmem. Çok ısrar etti, “iyi olur” dedi, “için açılır” dedi. “Manikürle nasıl içim açılacakmış” dedim önce, ama sonra söz dinledim. Bu kadının sözünü dinledim. Anlatacakları varmış.

 

“Ne zaman başladınız manikürcülüğe, duruyor mu hâlâ otel, en zor tarafı ne, en unutamadığınız anı ne, başka var mı, daha da başka var mı, ee sonra ne oldu, çocuk kaç yaşında, babası nerede, o da Edirneli miydi, ee sonra, yok artık sahiden mi….” Bunlar ayaküstü, alelacele sorabildiklerimdi Hülya Hanım’a. Hepsinin cevabı aşağıda.

 

Hülya Hanım’ın Çınar Oteli henüz yapılmış

 

-Çınar Otel’de, Yeşilköy’de başladım bu işe. 18 yaşındaydım. 30 sene olmuş. Çok sevdim manikürcülüğü, çok insan tanıdım. Duruyor otel hâlâ, ama oralar çok değişti.

 

-En zor tarafı dert dinlemek. Terapist gibisin, ama eğitimin de yok. Herkes herşeyini anlatyor. Şimdiki yeni manikürcüler bilemiyor, olayların içine giriyorlar. Onu ona, onu ona, onu da şuna söylerken kendileri de parçası oluyorlar olayların. Dinleyeceksin, karışmayacaksın. Anlatan, anlattığını unutur zaten çıkar çıkmaz burdan. Neden herkesi birbirine düşüresin.

 

-Bir gün bir kadın geldi. Maliyede mi ne çalışıyor. Gelin başı yaptık, süsledik püsledik, damadı bekliyoruz. Gelmedi damat. Saatler geçti, teselli etmeye çalışıyoruz gelini. Eğitimli kadın, öyle kolay teselli olur mu! Ağlamadı da. Bekledi bekledi, gitti sonra. Yıllar sonra trende gördüm onu ben. Baktım karnı burnunda. “Ne olmuş o gün?” diye sordum. Kayınvalidesi hiç istemiyormuş evlenmelerini. Nikâhtan bir gece evvel evdeki bütün saatleri geriye almış, oğlana da içirmiş bol bol. Kalkamamış damat. Ama evlenmişler sonra. Karnındaki ikinci çocukmuş. Kayınvalideyi hiç affetmemiş.

 

-Gene bir gelin başı geldi bir gün. Yaptık saçını, makyajını. Bekliyoruz damat yok ortada yine. Kız küçücük bişey. Yaşı küçük yani. Kaşla göz arasında kuaförün penceresine çıkmaz mı! Tutturdu “kendimi aşağıya atacağım” diye. Yalvar yakar, kızım yapma etme. Dedim ki “sen bir dünya güzelisin, şurdan çevirsek sana kaç damat buluruz, değer mi?” Derken damat gelmez mi. Kızı görecektin, damadın üstüne uçtu öfkeyle, sonra bir kargaşa, ayır ayırabilirsen.

 

-17 yaşındaydım evlendiğimde. Mahalleden arkadaştık. Biz onunla oyun oynuyorduk, bir baktım karnım şişmiş. Karslıydı, ailem istemedi hiç. Evlendik işte. Oğlum otuz yaşında şimdi. Hep, babaya gitmekle tehdit etti beni. Tepesi atar bana, “babama giderim” der, benim ödüm kopar. Sonunda anladı, babaya gidemeyeceğini bir gün, yapmadı bir daha.

 

-Burada yanımızda çalışan bir kız vardı, Mine. Tutundu, kendi müşterileri oldu. Biz de memnunduk. Bir sabah bir baktık karşı dükkânda çalışmaya başlamş. Haber vermedi bana. “Abla” demedi, “ben daha iyi bir iş buldum” demedi. Bakakaldım, selamı sabahı da kesmiş, karşı dükkânda öyle. Şimdikiler böyle.

 

(İçeriye bir müşteri girdi bu anda, Mine’yi sordu.)

 

-(Derin bir iç çekti önce) Ben yardımcı olayım, hanımefendinin işi bitiyor, sonra bir kaşım var, on dakikaya alırım sizi.

 

-Yazayım mı bunları ben?

 

-Yaz ama, aklında kaldı mı ki?

 

-Kalan kadarını.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

TARİH

YKarpuz Kabuğundan Taç
Karpuz Kabuğundan Taç

Maraton yüzen ilk kadın sporcu Canan Ateş, 1979'da katıldığı bir TRT programında yüzücülük kariyerini anlatıyor.

ECİNNİLİK

YAnnesi Amelya Hanım’ı Oynarken Adile Naşit
Annesi Amelya Hanım’ı Oynarken Adile Naşit

Annesi Amelya Hanım rolünde Adile Naşit kendi çocukluğuna bakıyor.

SANAT

YSöyleşi: Şövket Elekberova, Pıçıldaşın Lepeler
Söyleşi: Şövket Elekberova, Pıçıldaşın Lepeler

Sovyet Azerbaycanı'nın efsanevi ismi Şövket Elekberova'nın bu şarkısı neler anlatıyor?

ECİNNİLİK

YSanal Ev İşleri Sergisi: Sonsuz Patates
Sanal Ev İşleri Sergisi: Sonsuz Patates

Ne yapalım, nasıl yapalım da görünür hale getirelim ev işlerine gömdüğümüz zamanı? 

Bir de bunlar var

Sanki Hiç Yaşanmamış Gibi
Borges ve Anneannem
Konuşmamız Gereken Bir Konu Var: Âdet Düzenimiz

Pin It on Pinterest