Çetin bir soruyla sizi karşı karşıya bırakmak üzere yavaşça sahnenin ağır kadife perdesini çekiyorum.
Platformun üzerinde ışıklı büyük harfler yanıp sönüyor:
KORUNMALI MI?
NE KADAR?
NEYDEN?
Doğum kontrolünün asırlara ve malzemelere yayılan acılı bir geçmişi var. Limon suları, rahme sokulan iğneler, sabunlar, kalın kondomlar, ince kondomlar, yırtılan kondomlar, rahme takılan bakır spiraller, kanamaya neden olduğu iddia edilen spiraller, kilo aldırdığı söylenen doğum kontrol hapları, kaygı/libido değişikliği/vajinal kuruluğa sebep olabilen ve vajinaya takılan plastik halkalar, içine sperm öldürücü sıvı yerleştirilen süngerler, hormon salgılayan bantlar, yumurtlama takvimleri, ertesi gün hapları ve geri çekilme (vay babam). Daha bilgimiz dahilinde olan ve olmayan nice yöntem. Bunlar kötücül tıp-bilimkurgu türündeki Robin Cook romanının kurucu öğeleri değil, sevişmek ve hamile kalmak istemeyen kadınların, hastalık kapmak istemeyen kişilerin – ve umarım onların da partnerlerinin – kafalarını ve organlarını kurcalayan korunma ve doğum kontrol şeysileri. Cinselliğin gülleri ve dikenlerine hoşgeldiniz.
Sahne 1:
İçinizde yükselen arzu ve enerji dalgası şelale olmuş çağıldıyor, partner/sevgili/zevciniz ile tensel temasın derecesi artıyor, birtakım sevişsel hamleler ile penetrasyona doğru hızlanan bir seyir içerisindesiniz. İçeriden tekrarladığınız sorular: Takmalı mı? Ne zaman? Dışınızdan tekrarladığınız soru: Takalım mı?
Olasılıklar kümesi: Şimdi, en el altında olan takılması için bir sağlık uzmanı gerektirmeyen, yanlış takması zor olan yöntemimiz prezervatif; onun alt başlıkları arasında da en sık bulunanı, rafların prensi erkek prezervatifi. Kendisi diğer yöntemler arasında oldukça yüksek bir gebelikten koruma oranına sahip. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar için en yüksek koruma oranına. Bakkallarda, marketlerde ve bazen BİM’de indirimde. Büyük boy yoğurt ile birlikte alabilirsiniz. Bir de kadın prezervatifi var. Ebatları gerçekten göz doldurucu, ufak bir leğen gibi. Kendisiyle tesadüfen karşılaşıp denedim. Online sipariş edilebildiğini gördüm, eczane saha araştırmasına henüz çıkamadım ama güneşin doğduğu tepelerin ardında bir eczanede bizi beklediğini hissediyorum. Biraz daha araştırmayı göze alan ve hormonsal çekinceleri de olmayanlar için ayrıca yukarıda saydığım nice icat var. Bunların artılarını ve eksilerini apayrı bir yazıda tartışarak hakkını verebiliriz düşüncesindeyim. Sahnemize geri dönelim.
İhtimaller Denizi 1: Bilhassa ilk kez sevişeceğiniz zat ile karşı karşıyasanız ve zat elinde yeni tarihli bir bulaşıcı hastalıklar test sonucu ile gelmediyse (g e l m e d i) ve bu kimsenin cinsel geçmişini ve önceki partnerlerinin şeceresini bilmiyorsanız aklınıza cinsel yolla bulaşan hastalıklar ihtimalinin gelmesi ve korunmak istemeniz gayet norm-al (bir şey norm olacaksa bu olsun ayol.) He, üstelik bir de ağız dolduran o ihtimal var: GEBELİK.
Bu noktada eğer iki taraf da “Aman ne olacaksa olsun” demiyor ise, bir taraf korunmak istiyor ise önerimiz: Korununuz. Belki farkında olmadığınız/taşıyıcısı olduğunuz çok basit ve kolayca geçebilen bir hastalığınız var? Höpatit B. ve saz arkadaşları. Ya da HIV? Belki de karşıdakinin var? Sonra devlet HIV ilaçlarını karşılasın ama adın anonim kalsın diye uğraş dur. Bak kamyon lastiği tak da demedim. Kadınların içine hormon, evlerine ateş salmayan ne basit bir alternatif var. (Hormon salgılayan yöntemleri deneyenlerin deneyimlerini de bekliyoruz). Sperm geçişini engelleyen ve aynı zamanda cinsi münsabetle bulaşan hastalıkları en iyi koruyan yöntem kondom (kadın kondomu vaaar, erkek kondomu vaar). Bu noktada korunmak hakikaten riski azaltıyor.
İhtimaller Denizi 2: Uzun süredir seviştiğiniz bir kimse ile yine yeni yeniden sevişmek üzeresiniz. Ve hatta tıp bilimi ikinizin de cinsel hastalığı olmadığını belgelemiş. Negatif negatif. O zaman iki riskten birisini eledik. Kaldı ağız dolusu GEBELİK. Ve siz hala korunmak istiyorsunuz.
Sahne 2:
Öncesinde korunacağınız ve kondomu tam olarak ne aşamada takacağınız konusunda anlaşmamışsanız, bir noktada siz dışınızdan “Takalım mı?” diye soruyorsunuz. Karşıdaki takalım derse ne ala. İşte burada demeyebiliyorlar. Bağzı bey kardeşlerimiz prezervatif kullanma konusunda çekimser ve hatta kötümser olabiliyorlar. Çünkü geri çekilme güvenli ve kondom cinselliği baltalıyor. (Mu acaba?)
Altmetin: Sonra üzülürsünüz.
Bilenler ve bilmeyenler el birliğiyle linklere abansın. Geri çekilme güvenli değil. Ve hatta boşalmasanız dahi, precome/zevksuyu tabir edilen sıvının düşük de olsa hamile bırakma ihtimali var, özellikle yumurtlama günlerinde, özellikle öncesinde erkek boşalmışsa idrar yolunda kalan spermlerin sonra precome ile dışarı çıkması durumunda.
“Ama hocam çok düşük ihtimal?”
Elbette yavrucuğum. Ancak biyolojide hiçbir şey yüzde yüz değildir. İç açı netliğiyle sevişemiyoruz maalesef, dış gebelik diye bilimkurgu bir ihtimalin gerçek olduğu sulardayız. Et, ter, sıvı, yumurta, sperm. Yüzde bir de olsa, yüzde çeyrek de olsa, tam oranını bilmiyorum, bulan varsa caps atsın, öyle bir ihtimal var.
“Ama hocam ben çok güzel çekilirim.”
Elbette yavrucuğum. Ama torba değil ki bu büzesin, kırk kere maşallahlık çekilirsin belki ama kırk birincide elinden kayar? Değer mi? Herkes yolunu bulur, sen kalakalırsın. Devlet hastanesi kürtajında belki ailenize SMS ile haber verirler, güvenilir bir özel muayenehane bulacağım diye uğraş dur. Hem de maddi olarak külfetli. Manevi külfeti, başka bir yazı konusu olmayı hakediyor.
Burada sanırım birkaç kritik psikolojik öğe var. Siz korunmak istiyorsanız ve siz bir kadınsanız, karşınızdaki bir erkekse ve korunmak istemiyorsa, size hamile kalma konusunu çok abarttığınız, bunun aslında çok düşük bir ihtimal olduğu söylenebilir. Elbette elinde dereceyle gezen, akıntısının kıvamını laborant titizliğiyle ölçen ve hamile kalmak için canhıraş bir çaba sarf eden kadınlar da var. Elbette hemen herkes hamile kalmıyor. Ama tecavüz sırasında bile hamile kalan ve harikalar diyarı memleketimde bir de o çocuğu doğurmak zorunda kalan kadınlar var. İlk seferde hamile kalan kadınlar var. Karşı taraf geri çekilirken hamile kalan kadınlar var. Kaf dağında değil hem de, yanıbaşımızda, tanıyoruz onları filan, biziz onlar. Evet az bir risk olabilir, ve hatta ikiniz de hastalık taşımıyor olabilirsiniz, ama geri de çekilseniz, rövaşata da yapsanız arada koruyucu bir bariyer yoksa karşıdakinin hamile kalma riski var.
İhtimali görmezden gelemeyiz. Size bunu çok abarttığınızı söyleyen kişinin yaptığı düşüncesizlik. Bu noktada kızmakta ve incinmekte haklısınız. Neden? Çünkü aklınıza gelen ihtimal gerçek ve bu riski almak istememenize rağmen karşı taraf ısrar ediyorsa size saygı göstermiyor ve razı gelmediğiniz bir şeyi görmezden geliyor oluyor. Yor, yor, yor. Yani yoruluyor insan. Üstelik bizler türlü mücadelenin içerisinde yer alan, kendimize ve diğerlerine özgürlük alanı açmaya çalışan, her alanda ayrımcılık, tahakküm karşıtı güzel insanlar değil miyiz? Bu en bize dair, en mahrem alanda rızaya ve karşıdakinin tercihine dikkat etme konusunda neden tekliyoruz? En çok da birbirimize böyle alanlar açarak ve ortaklaştığımız şeylerin sorumluluğunu birlikte alarak özgürleşmeyecek miyiz? Korunmak istiyorsak partnerden utanmadan ve net bir şekilde dile getirmemiz gerekiyor. Bu bir kapris değildir. Bu senin almak istediğin, kendine dair sorumluluğundur. En güzeli de sorumluluğun paylaşılmasıdır. (Kendi kendime sevişmiyorum heralde?) Hem ana görseldeki kadar zahmetli de değil.
Öbür türlü denklem şuna dönüyor: Benim zevkim büyüktür senin kafa rahatlığın. Evet belki kondom müzakereleri yatakta uzadıkça uzuyordur ve korunmak istemeyen kişi de anlık gerginliğin tırmanmaması/süreçten zevk alma ve durdurmak istememe gibi sebeplerle aslında korunmak istemesine rağmen korunmadan sevişiyordur. Ama sonra o ay nasıl geçiyor biliyor musun sevgili kardeşim? Regl günü sayarak, her karın ağrısına regl alameti diye sevinerek. Kafanın içinde kurtlarla yani. Bence değmez. Elbette ki prezervatif zevki azaltıyor olabilir, inan kadınlar için de öyle. İçine plastik giriyor yahu. Ama keyif almak için iki kişinin son derece ortaklaşarak yaptığı bir şeyse bu, kafa rahatlığı/güvenlik talebinin karşılanması yani ortak rızada buluşmak yarışı açık ara önde bitirir.
Görüyorsunuz kondomlusu diğerlerine fark atmış.
Yaşasın partnerlerin dayanışması, yaşasın sekssel ortaklaşma diye bitirmek ve hepimiz için şehvet ve rıza dolu geceler dilemek istiyorum. Buraya kadar okuyanlara da ev yapımı akrostişimiz hediye.
Kondom eşit değildir kötü
Onsuz belki akar meni
Razı değilse şayet diğeri
Uzatmadan tak lateksi
Niçin alasın riski
Uğruna çattığın keyfi
N’olur etme zayi
Korunma, korun(a)mama, alternatif korunma yolları deneme, korunma talep etme, her türlü deneyim ve bilgisel linkler için herkesi yorum sahnesine davet ediyorum. Şappi şappi.
