Stop Telling Women to Smile (Kadınlara Gülümsemelerini Söylemeyi Kesin) Tatyana Fazlalızade’nin cinsiyet bazlı sokak tacizini ele aldığı sokak sanatı projesi (ayrıntılı bilgisi şurada).
Sanatçının metni:
Sokak tacizi dünyanın her yerinde kadınları etkileyen ciddi bir sorun. Bu projenin amacı kadınların seslerini ve yüzlerini alıp sokağa yerleştirmek – kadınların çoğu zaman rahatsız ve güvenliksiz hissetmek zorunda bırakıldığı bir ortamda – sokakta- kadınlara varlık alanı açmak.
Projenin söylediği sokak tacizinin kabul edilemez olduğu. Kadınlara istenildiği gibi davranmanın ve konuşmanın kabul edilemez olduğu. Kadının dikkatini talep etmenin kabul edilemez olduğu. Bir kadının alanına ve düşüncelerine davetsiz burun sokmanın kabul edilemez olduğu. Kadınların metroya, markete, okula giderken karşıdan gelen ve şimdiden kendisini süzen erkekten uzaklaşmak için yol değiştirmek zorunda kalmaması gerektiği. Kadınların sırf kadın oldukları için objeleştirilmiş, cinselleştirilmiş hissetmelerinin kabul edilemez olduğu. Bir kadını sizinle konuşmaya zorlamak için bileğinden kavramanın kabul edilemez olduğu. Bir kadının “biraz gülmesini” istemesinin kabul edilemez olduğu – çünkü kadınlar erkekleri eğlendirmek ve memnun etmek amacıyla dışarıda değiller. Kadınların suratlarına nasıl istiyorlarsa o şekli verip dünya üzerinde rahat ve güven içinde hareket etmek isteyen muhteşem, mutlu, akıllı insanlar olmalarının oldukça mümkün olduğu.
Birçok insan bu projeyle hemfikir olmayacak. Birçok insan, erkekler VE kadınlar, projeyi anlamayacaklar. Bunda bir sorun yok. Projenin istediği kamusal alanda kadınlar ve erkekler arasında sıfır iletişim olması değil – iletişimin saygılı ve güvenlikli olması. Projenin amacı kadınları mağduriyet hissetmeye ikna etmek değil, daha ziyade erkeklerden gelen davetsiz agresif davranışlardan rahatsız olanlar için bu çalışma.
Bazı kadınların bu görsellerin yanından geçerken yürekleneceğini umuyorum. Erkeklerin en azından farkedeceğini ve posterlerin söylediği şey hakkında düşüneceğini. Ve sokak tacizi konusundaki tartışmaların canlanarak devam edeceğini ve bir çözüme ulaşılacağını umuyorum.
Projeyi buraya taşıyıp çevirirken bir an aklımdan şu (salakça) düşünce geçti: “sokak tacizi kötüdür, yapmayın” olarak özetlenebilecek daha kaç tane haber taşıyacağız, yazı yazacağız, insanlar sıkılmaz mı, hem zaten siteyi kaç tane tacizci okuyor olabilir ki? Agresif olma, tekrarcı olma (evet evet, dırdırcı olma) endişesini nasıl içselleştirmişsem, farkına varıp kendime sinirlensem de hala kurtulamamışım demek. Çok fazla kadının da bu söylediğimle empati kurabileceğini biliyorum. Sanırım bizzat bu endişenin varlığı böyle projelerin, gerekirse aynı şeyi milyarlarca kere tekrarlamanın, birbirimize destek olmanın gerekliliğini açıklıyor: Kadının yarım insan olduğu fikrinin fiili bir gerçekliğe dönüşmesinin ve öyle kalmasının ne kadar zaman, çaba ve tekrar gerektirdiğini düşününce… (düşünemedi, beyni yandı). Proje oldukça basit ve uygulanabilir; belki biz de benzerini yaparız.