Geçen günlerde katıldığım bir söyleşide cinsel ve cinsiyetçi tacize/şiddete karşı geliştirilmiş bir telefon uygulamasının tanıtımını gördüm. Uygulamanın ismi HandsAway (Hands away, ellerini (üzerimden) çek diyebiliriz.), ve neredeyse hepimizin hayatı boyunca en az bir kez maruz kaldığı sokak tacizlerine karşı bir dayanışma platformu oluşturuyor.
Şöyle bir düşünelim: Kaçımız daha önce yolda yürürken sözlü tacize uğradı, kaç kez vücudumuza veya giyinişimize dair hakaretler işittik? Kaçımızın peşine birileri takıldı, kaçımız bir dükkana girip oyalanıyormuş gibi yapıp o kişiden kurtulmayı bekledik? Kaçımız akşam vakti, boş bir sokakta yürürken arkasında bir erkeğin yürüdüğünü görünce tedirgin oluyor?… Cinsel veya cinsiyetçi tacizler kamusal alanda o kadar çok gerçekleşiyor ki, artık toplumca normalleştirmişiz, duyarsızlaşmışız. Başımıza geldiğinde kendimiz ya da tanıdıklarımız “Ya çok takma kafana, hep oluyor böyle şeyler boşver”, diyorlar/diyoruz. Birisi size yolda yürüdüğünüz sırada durup dururken adeta size nasıl tecavüz edeceğini anlatıyor, takip ediyor ya da gelip otobüste oranıza buranıza elliyor ve bunun kabul edilmesi, sindirilmesi gerekiyor. Neden? E çünkü herkesin başına geliyor, hep oluyor böyle şeyler canım… Halbuki aşağılanıyoruz, korkuyoruz, keyfimiz kaçıyor, agresifleşiyoruz; olayın yaşanıp bitmesi belki on dakikayı aşmıyor ama etkileri çok daha uzun bir süreye yayılabiliyor. Ve bunun yine tekrar edebileceği bilinciyle hayatımıza devam etmek, bizi her gün daha pasif kılıyor biz farkında olmaksızın.
Fakat aslında hatırlamamız gereken olay, büyük küçük, sözlü ya da fiziksel fark etmeksizin bu tarz eylemlerin hepsinin bir taciz olduğu ve bunun için susmak ya da üstünü kapatmak dışında başka şeyler de yapabileceğimiz olduğu. Ve bunu yaparken de dayanışmaya ve sesini çıkaran mağdurlar olarak yalnız olmadığımızı bilmeye ihtiyacımız var. İşte HandsAway tam da bu noktada devreye giren bir uygulama. Diyelim sokakta veya bir toplu taşımada bir tacize uğradınız, mümkün olan en kısa sürede uygulamaya konumunuzu ve ne tür bir durumda olduğunuzu belirten bir ilan koyuyorsunuz. Bu ilan, konumunuza yakın bulunan bütün kullanıcılara bildirim olarak gönderiliyor ve o an uygun olan kim varsa yardımınıza koşuyor. İyi olup olmadığınız, polise şikayet edip etmek istemediğiniz soruluyor; psikolojik destek veriliyor. Belirtmek gerekir ki uygulama yalnızca kadınlara yönelik değil, kullanıcılar arasında birçok erkek de var.
Uygulamayı biraz daha iyi tanıyabilmek için proje müdürü Lucile Dupuy ile ufak bir röportaj yaptık. Henüz yalnızca Fransa’da kullanılabiliyor olsa da, bir gün Türkiye’de de kullanabileceğimizi umut ederek sözü Lucile’e bırakıyorum.
HandsAway nedir? Böyle bir uygulama yapma fikri nereden geliyor?
HandsAway projesi 2016 yılında başladı. Alma Guirao metroda bir cinsel saldırı kurbanı oluyor (bir adam kalabalık bir metro vagonunda cinsel organını çıkarıyor ve kimse tepki göstermiyor). Bu olay bardağı taşıran son damla oluyor. Alma, önce arkadaşlarıyla, sonra arkadaşlarının arkadaşlarıyla bu konu hakkında tartışıyor ve kadın erkek fark etmeksizin, vatandaşların cinsel veya cinsiyetçi saldırılara karşı birbirlerini haberdar edebilecekleri HandsAway platformunu oluşturmaya karar veriyor. Bir kadının öfkeli sesiyle başlayan uygulama kısa zaman içinde insanlar arasında bir dayanışma ve yardımlaşma aracı haline geliyor.
2018 yılı Ocak ayı itibariyle, verilen mesaj ve desteklenen değerler arasında bir tutarlılık sağlanması için HandsAway aynı zamanda kamusal alanda ve toplu taşımalarda gerçekleşen cinsel ve cinsiyetçi saldırılara karşı savaşan bir dernek olarak da çalışmaya başladı.
HandsAway uygulaması nasıl çalışıyor? Kimler kayıt olabiliyor?
HandsAway uygulaması ücretsiz olarak IOS ve Android cihazlardan indirilebiliyor. Bütün vatandaşlar platforma kayıt olup cinsel ve cinsiyetçi saldırıya maruz kalmış mağdurların yardımına koşabilirler. HandsAway ekibi kurallara ve mağdurların durumuna saygı duyulmasına özen gösteriyor.
Sokak tacizi Fransa’da yaygın mı? Sonrasında hukuki bir süreç başlatılabiliyor mu? Polise şikayet edildiği takdirde tacizciye bir ceza veriliyor mu?
Sokak tacizi Fransa’da gerçekten çok yaygın. 2017 yılında Kadın Erkek Eşitliği Yüksek Kurulu’nun (Haut Conseil à l’Egalité entre les Femmes et les Hommes) Île de France bölgesinde toplu taşıma kullanan kadınlar üzerinde yaptığı bir anket kadınların %100’ünün daha önce cinsel veya cinsiyetçi bir saldırıya maruz kaldığını gösteriyor. 2015 yılında Hollaback! derneğinin yaptığı bir çalışma ise Fransız kadınlarının %76’sının daha önce biri veya birileri tarafından sokakta takip edildiğini, %82’sinin de 17 yaşından önce sokakta herhangi bir tacizin kurbanı olduğunu gösteriyor.
Kanun nezdinde, Fransa’da cinsel saldırı, tecavüz veya tecavüz teşebbüsü uzun süredir cezalandırılıyor; cinsel ve cinsiyetçi tacizler de öyle. Fakat önceden “taciz” sayılabilmesi için ortada “tekrarlanan” bir olay olması gerekiyordu, ki bunu da kanıtlaması zor olabiliyordu. 3 Ağustos 2018 tarihli yasayla beraber, cinsiyetçi bütün söz, hakaret ve şakalar tekrarlama gereği olmaksızın cezalandırılmaya başlandı.
İster taciz, ister cinsiyetçi bir hakaret, ister cinsel saldırı olsun, hepsi yasa ihlali kapsamına giriyor. Bu ihlaller de derecelerine göre 3 kategoriye ayrılıyor:
• Hafif suçlar (cinsiyetçi hakaret)
• Suçlar (cinsel saldırılar ve cinsel taciz, teşhircilik, dikizcilik)
• Ağır suçlar (tecavüz)
Cinsel veya cinsiyetçi bir saldırıda bulunduğu iddia edilen fail mahkeme tarafından para veya hapis cezasına çarptırılabilir. Örneğin:
• Cinsiyetçi hakaret durumunda, öngörülen ceza dördüncü sınıf suç kapsamında verilir. (maksimum 750 Euro)
• Ortada suçu ağırlaştırıcı bir durum varsa (mağdurun 18 yaşından küçük, fiziksel veya zihinsel engelli olması, yetkinin kötüye kullanımı vb.) beşinci sınıf para cezası uygulanır. (1500 veya 3000 Euro)
• Bir cinsel saldırı (tecavüz dışında) şiddet, zorlama, tehdit veya sürprizle işlenen bütün cinsel eylemleri (dokunma, okşama…) kapsar. Bu durumda 5 yıl hapis ve 75.000 Euro para cezası uygulanır ve ortada bir veya birden fazla ağırlaştırıcı durum varsa hapis cezası 7 ila 10’a kadar çıkabilir.
Uygulamaya bir gün içinde kaç tane ilan konuluyor? Daha önce kurbanlar veya tacizcilerle kişisel olarak iletişime geçtiniz mi?
Bir ayda yaklaşık 50 ilan geliyor. Daha önce mesajları/ilanları çok endişe verici olduğunda veya yardım teklifinde bulunup cevap alamadığımızda kurbanlarla görüştüğümüz oldu. Öte yandan, tacizcilerle iletişime geçmemiz mümkün değil, çünkü bunu yapacak hiçbir aracımız yok.
Uygulamanızı geliştirmeyi veya düzenlemeyi düşünüyor musunuz? Mesela bir gün Türkiye’de de kullanabilir miyiz?
Uygulama dahilinde geliştirmek istediğimiz özellikler üzerine düşünüyoruz. Şu anda, vatandaşların cinsel veya cinsiyetçi saldırılar ile ilgili ihtiyaç ve beklentilerini daha iyi anlamak için bir anket yürütme sürecindeyiz. Ayrıca, bu yıl “Arkadaşıma Dokunma” (Touche pas à ma Pote) isimli Belçikalı bir dernek için de bir uygulama geliştirdik. İsmi TPAMP, bir nevi HandsAway’in Belçika’da faaliyet gösteren “kızkardeşi”.
Hayalimiz, uzmanlığımız ve geri bildirimlerimizi kullanarak tüm dünya çapında aynı tip araçlar üretebilmek! Yani evet, bu Türkiye için de harika olurdu!
Enstelasyon: James Theophane