Tepeden bakan ve eşitsizliği yücelten heykellerin şimdi’de yerlerinden edilmesinin başka bir tarihyazımını mümkün kılması belki de hiç olmadığı kadar mümkün.
Düzgün bir babam olmadığına üzülmedim, üzülmediğimi sandım ya da. Bize yaptığı onca eziyet ve bu zulümden sağ kurtulabilmiş olma şükrü karşısında minör kalıyordu bir bakıma duygularım. Öyle sanıyordum ya da.
Dünyayı bizim gibi görmeyen, onu aşina olmadığımız göstergelerle deneyimleyen, bizden daha farklı duyarlık eşiklerine ve farklı bakış açılarına sahip insanları oldukları gibi kabul etmek önemli.
Korhan Gümüş’ün kendisini ifşa eden kadınlara verdiği yanıtlar erkekliği ve eril söylemi ortaya çıkaran ibretlik örnekler niteliğinde.
Kendi iktidar alanında steril bir dünya kuran erkek, ne yapıp edip bu artık kadını harcayacak. Elindeki iktidarla harcayacak.
İstiyorum ki, baba şiddetinden, toplum baskısından boğularak yaşadıklarını anlatabilmek için, kendini ifade etmek için, dünyaya haykırabilmek için kendine pencere açan kadınların kapıları kilitlenmesin. Kilitlendi, o kapıyı bütün gücümüzle zorlayacağız.
Salgının dünya çapında ifşa ettiği ve tetiklediği şiddet üzerine kapsamlı bir araştırma.
Bu 25 Kasım’da hatıramıza, buluşmalarımızın ve hür bir geleceğin hayaline sarılıyorum.
Kürt kadınları dünyanın dört bir yanındaki kadınlar için, onlarla ortak bir cins mücadelesi yürütüyorlar.
Enkaz altında kalmanın travmasını tekrar tetikleyebilecek nitelikte olan görüntüler, insanların mahremiyetine saygı göstermeksizin üretilip tüketiliyor.