Kylie Paintain’in* Unapologetic: The Journal of Irresponsible Gender dergisinin Ağustos 2007 tarihli sayısında yayımlanan yazısını Sina Tekin çevirdi.[i] Çevirinin son okuması Beyza Bilal’e ait.
Butch[ii] trans kadınlar? Bu da ne demek oluyor?
Çoğu insan trans kadınları ve hatta lezbiyen trans kadınları duymuştur. Öte yandan, birçokları için butch trans kadınlar tamamen yeni bir şey gibi görünüyor. Kendilerini lezbiyen olarak tanımlayan trans kadınlarla sorunu olan kişiler,…..
[“Eğer kendini lezbiyen olarak tanımlayacaksan neden geçiş süreciyle uğraşıyorsun ki?”]
….. genellikle, geçiş sürecinin sevişmek istenilen kişilerle ilgili olduğu şeklindeki yanılgıya saplanıp kalıyorlar. Sonuç olarak, kendini butch olarak tanımlayan bir trans kadın onlara özellikle tuhaf gözükecektir.
[“Kendini butch olarak tanımlayan kadınlar aslında gerçekten erkek olmak istemiyorlar mı?”]
Bence “butch bir kadın olarak kendini tanımlamak” gayet her şeyi anlatıyor, özellikle de “kadın” kısmı. Ben ve benim gibiler için butch, erkekten çok ayrı bir şeydir. Kendimi fazlasıyla dişi olarak tanımlıyorum, kadın kimliğimi cinsiyet kimliğim olarak görüyorum ve butch kimliğim de bunun bir uzantısı. Bana kalırsa erkek olmadan/erkek olarak kendini tanımlamadan ya da dişi/kadın olma duygusunu kaybetmeden de maskülen özellikler/nitelikler sergileyebilirsiniz.
8-9 sene önce uyum sürecim sırasında, heteroseksüel bir Barbie gibi basmakalıp bir kadın imajını ve rolünü benimsemem için üzerimde çok büyük bir baskı vardı. Bunu yapmaya çalıştım –bu aşamada gerçekten başka bir seçenek göremedim – ama bu iyi hissettirmedi, böylece kendim için neyin doğru olduğunu bulmaya koyuldum. Bu yaklaşık 6 yıl sürdü ve bu süre zarfında tamamen bekârdım. Kendimle ilgili hoşuma gitmeyen pek çok şeyle yüzleşmek zorunda kaldığım için zor bir dönemdi ama bu konuda iyi olduğumu düşünüyorum.
4 sene önce dyke[iii] olarak açıldım fakat tanıdığım tüm dyke’lar andro-dyke[iv] idi, bu yüzden doğru yönde büyük bir adım atmış olmama rağmen hâlâ kendim ve kim olduğum hakkında iyi hissetmiyordum. Birisi butch/fem üzerine bazı kitaplar okumamı önerene kadar buna nasıl uyum sağladığımı fark edememiştim. Benim gibi hisseden -kendini son derece kadın olarak tanımlayan ancak maskülen yanlarını olumlu bir şekilde kabul eden- kadınlar hakkında okumak harikaydı.
Kylie Paintain, Unapologetic, 1997.
Trans olarak açılmak pek kolay olmadı ve kendimi butch olarak tanımlamak bazı sorunlara yol açtı ancak insanların bu kavramla ilgili bir sorunu varsa ve bu konuyu bizzat benimle konuşma cesaretine sahip değillerse, o zaman bu onların sorunu olarak kalır, benim değil. İnsanların konuşması için mümkün olduğu kadar ulaşılabilir olmaya çalışmakla birlikte –çünkü inanıyorum ki ancak bu konular hakkında konuşarak bazı sorunları çözmeye başlayabiliriz- fikirlerimi birisine dayatabileceğime inanmıyorum. Diğer insanların hayatlarındaki seçimlerine saygı duymaya çalışıyorum ve aynısını başkalarından da bekliyorum sadece.
Sonuç olarak, bireysel cinsiyet ifadelerimiz neden başkalarını güvende ve rahat hissettiren şeylere uymaya zorlansın ki? Neden ucube ve uyumsuz gibi hissettirilmeden kendimizi, içimizdeki duyguları ifade edemiyoruz? Başka şeylerin serpilmesine izin vermeye istekli görünen bir toplumda neden cinsiyet konusunda bu kadar katı bir düzenleme olmak zorunda?
Çok yakın zamana kadar transların “başarılı bir biçimde” geçiş yaptıktan sonra ortadan kaybolmaları gerekiyordu; ancak şimdi ortadan kaybolmayacak, cinsiyet konusunda susmayacak ve Joe ve Jill Citizen’ı rahat hissettirmek için geriye doğru eğilmeyecek olanlarımızın sayısı giderek artıyor.
Mutlu olmamın ve tam potansiyelime ulaşmamın en iyi yolunun, olabileceğim en iyi ben olmak olduğuna yürekten inanıyorum. Eğer bu, diğer insanların cinsiyete ilişkin güvenli görüşlerini tahrip etmek anlamına geliyorsa, varsın öyle olsun…
“Kylie, Melbourne/ Avustralya’da muhteşem kadın partneri ve yine muhteşem sayılabilecek motosikletiyle yaşıyor (motosikletini biraz daha tamir etmek için hala biraz para bekliyor). Queer’ler Kylie’nin “gerçekten” heteroseksüel olduğunu, heteroseksüeller de onun GERÇEKTEN queer olduğunu düşünüyor.”
[i] Yazıda geçen kimi terimlerin güncel versiyonlarını [“transsexual” yerine “trans” kelimesi gibi] çeviride kullanmayı tercih ettim – ç.n.
[ii] Butch: “Kendisini temelde maskülenlikle özdeşleştiren veya cinsiyet kimliğini ifade ederken maskülen işaretleri tercih eden insanları tarif eder.” Kaos GL, LGBTİ+ Hakları Alanında Çeviri Sözlüğü, haz. Deniz Gedizlioğlu, Kaos GL, 2020 – ç.n.
[iii] Dyke: “Lezbiyenliğin genellikle maskülen bir ton ile tarif edildiği bir sözcüktür. Özellikle Batı’da maskülen lezbiyenlere dönük bir hakaret olarak sıkça kullanılmakla birlikte, lezbiyen kişi ve topluluklar arasında maskülenliği özgürce sahiplenen güçlendirici bir kavram olarak yer etmiş durumdadır.” Kaos GL, LGBTİ+ Hakları Alanında Çeviri Sözlüğü, haz. Deniz Gedizlioğlu, Kaos GL, 2020 – ç.n.
[iv] Bu terimi “ne butch ne fem” şeklinde çevirebiliriz – ç.n.
Ana Görsel: Istanbul Pride Yürüyüşünden bir kare