Daniela Carrasco’nun başına gelenleri duymayan kalmadı herhalde. Santiago’da gözaltına alınan Daniela, polislerin tecavüzüne uğradı, katledildi ve ardından bir şehir parkının duvarına asıldı. Kadına yönelik şiddetin devlete içkin, kendini sürekli yeniden kuran devletleşmenin temel araçlarından biri olduğunun korkunç bir örneği daha… Dünyanın dört bir yanında kadınlar 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde Daniela ve onun gibi evde veya sokakta erkek bir iktidarın şiddetine maruz kalan milyonlarca kadını sahipleniyor, anıyor ve şiddetin durması için çağrıda bulunuyor.
Türkiye’de de kadınlar Adana, Kocaeli, Eskişehir, Çanakkale, Tarsus, Mersin, Erzincan’da meydanlarda buluşuyor. İstanbul’da ise Tünel’de başlayacak yürüyüşün Beyoğlu Kaymakamlığı’nca yasaklandığı haberi geldi dün. Her gün onlarca kadının taciz, tecavüz ve ölüme mahkum edildiği ve bu suçların devlet kurumlarınca, aklınca onaylandığı bir yerde kadınların susup oturması bekleniyor. Kaymakam tehdit ediyor. Dayağı ye, otur diyor, yoksa seni silerim. Peki biz ne diyoruz? Ya Basta! Yeter! Akşam saat 19:00’da Tünel’de buluşuyoruz. Dünyanın dört bir yanındaki kadınlarla seslerimiz buluşuyor. Birlikteyiz, güçlüyüz. Daniela’nın arkadaşlarının bir mektupta yazdığı gibi: İçimdeki kadın Santiago’nun, İstanbul’un zorbalarına, diktatörlerine teslim olmayacak”.
Ana görsel: Santiago’daki protestolara palyaço kostümüyle katılan ve bir sembole dönüşen Daniela Carrasco’nun vahşi katliamından sonra yapıldı.