"Bahsettiğiniz şeyin adı, gündelik seks, canım, ve bayağı da eğlenceliydi. Neden hafifmeşreplik olsun?"

KÜLTÜR

Başka Dünyanın Güzeli

Marianne Faithfull, altmışlı yıllardaki hızlı yaşamını, kariyerini, sonrasında gelen ağır uyuşturucu bağımlılığı ve sokakta yaşamak zorunda kaldığı dönemi dürüstçe anlattığı Faithfull: An Autobiography adlı kitabı hakkında bir röportaj veriyor. Röportajın ortasında gazeteci hafiften coşkun, kaşlarını kaldıra kaldıra küstahlaşınca da şöyle mükemmel bir diyalog yaşıyorlar:

 

 

Gazeteci: Kitapta bahsettiğiniz dönem… İnanılmaz, inanılmaz bir hafifmeşreplikten söz ediyorsunuz.

 

Faithfull: Ben de bunu inanılmaz buluyorum. Bahsettiğiniz şeyin adı, gündelik seks, canım, ve bayağı da eğlenceliydi. Neden hafifmeşreplik olsun?

 

G: O zaman inanılmaz miktarlarda gündelik seks diyelim.

 

F: Bir erkeğinki kadar. …Ama ancak yapan kadın olunca adı hafifmeşreplik oluyor.

 

G: (Kelle gibi gülüyor) Güzel söylediniz. Peki gerçekten öyle miydi, yoksa kitapta biraz abarttınız mı?

 

F: O konularda… Hayır. Abartmadım. Yani dürüst konuşacaksak, o dönem gerçekten çok iyi vakit geçirdim, çok eğlendim, o yüzden insanlar böyle ciddi ciddi “hafifmeşreplik” filan deyince çok şaşırıyorum. Daha dün biri sadakatsizlikle ilgili bir şeyler sordu, dondum kaldım, sadakatin bahsettiğimiz şeyle ne alakası var ki?

 

G: Ama kitapta epeyce bir dedikodu var.

 

F: Gerçekten öyle mi düşünüyorsunuz? Ben epeyce demezdim.

 

G: Yani kitapta kaç kişiyle yatağa girdiğinizin sayısını unuttum.

 

F: Onun neresi dedikodu ki?

 

G: Bayağı anlatıyorsunuz ama.

 

F: Hayır, bayağı anlatmıyorum, ayrıntısına girmiyorum, sadece yatağa girdiğimi söylüyorum.

 

 

F: Galiba ben gerçekten farklı bir zamandan, farklı bir dünyadan geliyor sayılırım. 

 

G: O zamandan.

 

F: …Farklı dünyadan.

 

Mükemmel! Son olarak özetleyici bir tedaviden önce/sonra:

 

“Kafamda deli sorular”

 

Tam iki dakikada tüm fazlalıklarından kurtuldu.

 

 

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

SANAT

YBu Resim Gitmeli Mi?
Bu Resim Gitmeli Mi?

Sanatçı Hannah Black'in siyah bir çocuk cesedini tasvir eden sanat eserinin var oluşunu ve sergilenmesini eleştirdiği açık mektubundan hareketle: "onurlandırmak" ve "lafı ağzına tıkmak" arasındaki ince çizgi nerede durur?

KÜLTÜR

YMary Beard: Gücün İçinde, Üzerinde, Peşinde Kadınlar
Mary Beard: Gücün İçinde, Üzerinde, Peşinde Kadınlar

Cambridge Üniversitesi Klasikler Profesörü Mary Beard'ın konuşması: Kadınlar Antik Yunan'dan bugüne güçle nasıl ilişkilendi?

SANAT

YÖlüm Kadar Ciddi, Küfürlü bir Şaka: Renate Bertlmann
Ölüm Kadar Ciddi, Küfürlü bir Şaka: Renate Bertlmann

Renate Bertlmann, 1970’lerde bir çok çağdaşı gibi 1968’in devrimci atmosferi ve ikinci dalga feminizmin gücüyle kadın bedenini bir kutlama ve devrim aracı olarak yeniden kurgulayan eserler üretmiş.

SANAT

YGüncel Kızlar (1977)
Güncel Kızlar (1977)

Vintage sarısı, yalnızca çözülmüş meselelere, başarıyla alınmış haklara mı değer?

Bir de bunlar var

Sıcak Takip
Beyinsizlik Özlemi
Simone de Beauvoir Canını Yakanları Hayata Havale Etti Mi?

Pin It on Pinterest