Malumunuz, geçtiğimiz hafta gözümüzün bebeği, başbakanımızın yardımcısı Bülent Arınç, kürtaj tartışmasında “Başbakan vajina bekçiliğini bıraksın” diyen milletvekili Aylin Nazlı Aka’ya vajinadan açıkça bahsetmenin ahlaksızlığı hakkında önemli nasihatlerde bulundu. Olayı Arınç’ın kendi kelimeleriyle okuyalım: “Kürtaj meselesinde siz Aylin Nazlı öyle bir söz sarf ettiniz ki, benim yüzüm kıpkırmızı oldu. Ben o zaman mahcup oldum. Asıl o zaman utandım, asıl o zaman yerin dibine geçtim. Bir evli bir bayan milletvekili, bir çocuğu olan milletvekili kendisiyle ilgili organını nasıl böyle açıkça konuşabilir, nasıl bundan yüzü kızarmaz, benim o zaman yüzüm kızardı, o zaman mahçup oldum.”
Arınç’ın sözlerini kendi perspektifi içinde masaya yatırırsak (masaya yatırmaklı subliminal cinsel mesaj veriyorum, bu kısımda yanaklarınız hafifçe kızarmadıysa edepsizsiniz):
– Kürtaj: Kadınların bedeniyle ve hayatlarıyla alakalı olup, bir sebepten konuyla uzaktan yakından alakası olmayan a) üçüncü şahısların b) eril bireylerin hakkında atıp tuttuğu ve otorite sağlamaya çalıştıkları operasyon.
– Yerin dibi: Her kadında var olduğunu unutmaya çalıştığımız cinsel organın (a.k.a vajina) adını duyduğumuzda saklanacağımız mekan. Aynı zamanda “yer yarıldı içine girdim” diyerek anne rahmine saklanma arzusu, vajinanın nemli ve karanlık çeperlerinde huzur bulma güdüsünden de dem vurabiliriz.
– Bir evli: Damgalı, mühürlü, sahibi olan insana verilen ad. Evlilik denilen resmi prangayla kadın adını verdiğimiz yaratık önce kocasının sonra devlet babasının malı olduğundan, kendi akli melekeleriyle kışkırtıcı laflar etmesi son derece tehlikeli ve cezalandırılasıdır.
Geleceğin kadınları, bugünün çocuklarına bedenlerini öğretirken vajinasız ve namuslu bir ahlak anlayışı gütmeliyiz. Örnekte görüldüğü gibi kafalar da acil durumlarda yerlerinden çıkarılıp akılla beraber bir köşeye konabilir.
– Bir bayan: Önceki maddede geçen “kadın” sözcüğünün yerini alması gereken. Zira kadınların vajinası varken, bayanların cinsel organı yoktur, olsa bile görünmezdir, bir noktada görünmüş bile olsa muhtemelen çimentoyla doldurulmuştur.
Doğumdan sonra kadının vajinasının çiçeğe dönüşme süreci. Üreme harici kullanılması uygun olmayan bu organ, kutsal annelik görevini icra eden hanımlarda kendi kendini imha eder.
– Bir çocuk: Edinildiğinde kutsal annelik tacı başınıza geçirilerek cinselliğinizin yok sayıldığı nesne. Doğumundan sonra, vajina görevini tamamladığını hissederek kendiliğinden kapanmaya başlar. Yerinde güller bittiği de gözlemlenmiştir.
– Kendisiyle ilgili organ: Nam-ı diğer vajina, kuku, am, şey, ora, paket, küçük kaygan delik. Adı-söylenmeyen. Bir nevi Voldemort.
– Yüz kızarması: Bir kadın cinsel organından bahsedince buna maruz kalan erkeğin içine girdiği utancın semptomu. Sizi alakadar etmeyen bir konunun, sizi ne kadar alakadar etmediği anlatılırken alakadar olmanızla vuku bulan bir süreç.
Michigan’da yapılan ahlaksız gösteriden bir kesit. Mazallah, bakanlarımız bunu görseler mahcubiyetten yüzlerine tatlı bir vajina pembeliği yayılır.
Geçtiğimiz yaz, ABD’li milletvekili Lisa Brown da konuşması sırasında “vajina” kelimesini kullandığından sansürlenmiş ve bir gün konuşmama cezası almıştı.
Erkeklerin arasında rahatsız olmadan “orasından” bahsedebilen kadınlar, umursamazca regl olduğu gerçeğini yüzümüze vuranlar, tüylerini uzatıp erkeklerin göz zevklerini bozanlar ve daha nice terbiyesizlikler. İnternetlerde yaptığım uzun ve acılı araştırmalarım sonucunda Arınç’ı belki biraz rahatlatabilecek bir çözüme ulaştım. Scrubs dizisinin problematik kukulu Elliot’undan gelsin, bajingolara özgürlük:
Biz, bayanlar olarak bajingo sözcüğünü yayabilirsek, Arınç ve diğer baylar da geceleri rahat uyuyabilir, kadınların aslında vajinaları olmadığı hayaliyle mutlu olabilirler. Bu mutluluğu onlara çok görmeyelim ve kendimize biraz çekidüzen verelim. (Regl olunca titrek bir sesle “Hastayım” demek opsiyonel)
Hepinize hayırlı bajingo monologları inşallah!
