Ne yapacağız? Çırılçıplak kalarak yazacağız. Uzlaşmayacağız. Yazıyla personalar inşa etmeye değil huzurbozmaya, rahat kaçırmaya, tedirgin etmeye çalışacağız.
Bir mekân, yer olarak ev ile bir kovuk, sığınak olarak ev arasındaki o incecik ve geçirgen sınırda salınırken ait olmakla olmamak, yabancı olmakla olmamak arasında da gidip gelmiyor muyuz? Bir ev ne zaman evdir, ne zaman kovuk?
Yazarak varolmak/kendini inşa etmek isteyen bu üç kadının yazıyla, yazar olmakla kurduğu bağ da olumsuzlama üzerine. Peki akıbetleri ne oluyor?
Kadın içine girilen, deforme edilen, döllenen ya da bakışla sömürülen, fethedilecek nesne değildir artık.
Bu seyahatten dönülecekse de bu ailenin bir daha bir araya gelmeyeceği kesinleşmiştir.