Yanlışın neresinden dönmesek de olur?
Matizda Sakızağacında Ananik sokak 26 numarada oturan ve çamaşırcılık yapan fakir bir kadındır.
Ben bunları neden bilmiyorum? Tek kabahatim şehirde doğmuş, büyümüş, yaşamış olmak mı?
“Şairleri kuşa çevirmek çeviriciliğin şanındandır. Ama kuşa çevirdiğimiz şairler bizim taktığımız bücür kanatlarla da uçabiliyorlar ne hikmetse…”
Bir erkeği korumak uğruna adım atılan sonsuz düzlüklerde iki kadının neredeyse neşe içinde koşturması ya da diğer adıyla “dev buluşmalar.”
“Güldünya” dizisi kısacık yayın hayatında ulaşmaya çalıştığı insanlara ulaştı, çünkü zaten bazı kadınların sadece bir telefon numarasına ihtiyacı var hayatta!
Artık yılda doğmak o kadar da kötü değildir belki?
Oraya buraya sürekli çekiştirilen eğitim sisteminde farklı modellerin, uygulamaların da yer alabileceğine dair bir fikir, somut bir öneri.
”Tipik bir harman aleti. Türkiye’de, tarlalarda çocuklar bile çok çalışır”
Hititlerle ilgili bazı bilinmeyen gerçekler: Selam yollamayana kızıyorlar!