Tanık olduğumuz şey yalnızca bir albümün hikâyesi, albümün bizi çıkardığı bir pop müzik tarihi yolculuğu değil, bir direnişin de hikâyesi. “Karakol” klibinin yayınlanması ile kamuoyunda daha çok göze çarpmış olsa da biliyoruz ki Mabel Matiz’in mücadelesi bu kliple başlamadı.
Zaten uzun süredir merkezde olan arabesk müzik, neo-arabesk kraliçeler aracılığıyla merkezle olduğu kadar Z kuşağıyla da bağını kuvvetlendirmiş görünüyor.
“Her karşıma çıkana dört elle sarıldım. / Her yüzüme güleni dost sandım, yanıldım. / Kalbimde yer yok artık sahte duygulara. / Seni kaybettim ama kendimi kazandım!”
Karşılıklı olarak dönüştürücü, besleyici, bazen korkutucu olsa da Ayvalık’ın gri alan’ın gelişiminde çok büyük bir yeri olduğunu düşünüyorum
“Yanım çok kalabalık, sesin gelmiyor, bağır / Müzik son ses, bangır bangır”
Burada sekteye uğrayan yalnızca heteroseksüel ilişkiler değil. Sekteye uğrayan bir yanıyla da o yere göğe sığmayan geleneksel aile yapısının “Bize bir queer moment yaşatacaksanız eğlenceli ya da pornografik olsun lütfen!” siparişinin de sarsılması.
Kendi hayal kırıklıklarım, yenilgilerim, öfkem, sevgim, cesaretim Simge Pınar’ınkine karışmış haldeyken iskeleye yaklaşıyor vapur…
2002 yılında Kabil’de kurulan ve üç Afgan kadından oluşan indie rock grubu Burka Band, müzik ve kara mizahı buluşturmaya devam diyor.