Adını hiç duymadığımız ya da birkaç kelimeyle geçiştirdiğimiz lubunya sanatçıları nasıl hatırlayacağız? Mesut Aytunca ismini internete yazdığınızda, ne kadar harika bir müzisyen, çağının ötesinde bir sanatçı, bu işin “babalarından” biri diye övgüler göze çarpmakla beraber hikâyesindeki adaletsiz sonu çoğu kişi bilmiyor.
Emily yeni nesil kariyer kadını olarak Paris için yola çıkmış bir fetihçi değil, onda kendi etkisini yaratmaya kararlı bir tekno avangarttır. Zira üç sezon boyunca Paris’te yaşayan Emily, Paris’i Paris yapan şeyin ne olduğunun peşine asla düşmez.
Mevcut teknoloji ve yasalar çerçevesinde Yapay Zekâ sistemlerin gerçekten 8 milyar insanın bilgisini tutması, yeniden üretmesi olanaksız. Dolayısıyla bu sistemler, ellerindeki kısıtlı veriye ve o programı/makineyi kuran ekibin dünya görüşüne mahkûm olacaktır.
Katalin Ladik onlarca yıllık kariyeri boyunca kolaj, deneysel müzik, performanslar, fotoğrafçılık, beden sanatı, posta sanatı ve ses oyunlarını kapsayan yoğun ama odaklı bir disiplinlerarası pratik geliştirdi. Kâğıtla, sesle ve kendi bedeniyle çalışan Ladik, üretimlerinin çeşitliliğine rağmen her şeyden önce bir şair olmaya devam ediyor.
Kuşaklararası kapalı kapıların, örtük perdelerin bir adım ötesinde, içine kapalı ailenin dışına karşı örülen duvarlar var bir de. ‘Aile sırrı’ denen şeyler esas bu ailenin dışarıyla ilişkisinde geçirgen olmayı reddeden yapısından kaynaklanıyor.
Bir Beyoğlu yapısına bakıp zamanında kimlerin yaşadığını ya da nasıl bir dönemde yapıldığını hepimiz az çok merak etmişizdir. İlyas Özçakır’ın yönetmenliğindeki Büyük Zarifi Apartmanı dile gelip bize dününü ve bugününü anlatırken aslında hikâyenin ne kadar zamansız olduğunu da farkettiriyor.
Kürt sinemasını “popüler” temalar etrafında tekrar tekrar baştan yazıp var etmek yerine, aslında, Kürt sinemasının farklı dönemlerini, farklı biçimlerini ve dillerini anlama çabası parçalı, çok merkezli, çok özneli, çok dilli bir sinema alanı işaret ediyor.
İşte size bir eserde cis bakışın varlığının saptanmasına olanak sağlayan 20 kriterden oluşan genel bir liste… Eğer bir film bu kriterlerden en az üçünü karşılıyorsa, film trans kimliklere dair cis bir bakışın taşıyıcısı demektir.
Amjad Al Rasheed’in yönettiği ve senaryosunu Rula Nasser ve Delphine Agut’la birlikte yazdığı İnşallah Erkek Olur (Inshallah Walad, 2023) Rasheed’in ilk uzun metraj filmi. Film Ürdün yasalarının bir kadına, kadınlara neler kaybettirebileceğini hayli sade bir şekilde işliyor.
Dünyanın onun yankısıyla söylenceler ve hikâyelerle dolup taştığını hayal etmek bir an için ona güzel göründü. Kelimelerin, eş gördükleri müziklere Echo’nun sesiyle kur yaptığını düşünmek güzel göründü. Bu, birkaç dakikalık bir zamandı.