Hayatları ve nesneleri unutulmaktan kurtaran fotoğrafçı seyirciden basitçe görüntülere bakmasını değil, sorunu fark etmesi ve anlamasını bekliyordu.
Sosyalist kadınların 12 Eylül anlatılarında politik yaşam içinde kadınlık deneyimlerinin çoğulluğu ile kadınların yaşam öykülerinden kesitleri bir arada bulmak mümkün.
Zorabad’ın dili tektir, Başkoca da çobanıdır. O dilin fartı furtu, eğlencesi olmaz. Katı eril, buyurgandır. Ötesi berisi muhkemdir, saklısı gayrısı, hayreti aykırısı yoktur.
Yeni muhafazakarlıkta Türkiye model ülke mi? Yunanistan bizi mi takip ediyor?
kesişimsel olsun olmasın, feminizm kadın haklarını savunmaktan ibaret değil.
Salgının bakım emeğini ve yeniden üretim faaliyetlerini nasıl dönüştürdüğünü inceleyen Tricontinental araştırmasının ilk bölümü.
Yazma eylemini gündelik hayat arşivi oluşturmak için sürdürme kararlılığında olan kadınların 12 Eylül anlatıları, yeni tür oto/biyografinin, feminist oto/biyografinin öncü örnekleri olarak düşünülemez mi?
“Evlat edinmeden” “merhametli transfere” uzanan farklı sosyo-ahlaki-teknolojik pratikler…
Elektronik müziğin tutucu ve militarist köklerinden kurtulmasında kadınların ve kadınsılık ile özdeşleştirilen popüler kültürün oynadığı rol büyük.
İnsan harici tüm hayvanlar, çeşitliliğini hayal etmesi dahi zor sömürü biçimleri göz önüne alındığında çoğa ayrılır. Hayvan hakları savunucuları olarak taleplerimiz açık; “eşit, adil, yaşanabilir bir dünya için Hayvan Hakları!”