Annemiz. Anne. Benden bahsediyor. Fakat üçüncü tekil şahıs kullanarak. Üçüncü tekil anne.
Biz gecelere de talibiz ve gece kulüpleri de politik yerlerdir. Öyleyse, etik bir gece hayatı ve eğlence anlayışı, son derece haklı bir talep değildir de nedir?
#UnutmamalıSevgiyleAnmalı
Förtalskassan kesinlikle bir halk mahkemesi değildir. Metoo da değildi. Orada olan biten, birçok kadının bir araya gelip çıkmazlara, ihmalkarlıklara, tecavüzlere ve bir dizi suistimallere maruz kaldıklarını ve bu suçların artık bir son bulması gerektiğini söylemesiydi.
Halide Edib’in 1920’lerdeki metinlerinde, Türk edebiyatının Türklüğünü tesis eden birçok başka yazarınkinde olduğu gibi yaldızlı büyük anlatının gerisinde yazının sildiğinin, örttüğünün, karaladığının okunmasını bekleyen bir şeyler var.
Erkekler, bu kıtada, on yıllardır kadınlara baskı yapmak için Şeriat emirlerini kullanmışlardır.
Güney Kore’de feminist olmak, genellikle anti-feminist grupların sürekli çevrimiçi ve çevrimdışı tacizine maruz kalmak demek.
Kadın olmayı öğrenmekle bir sabotöre dönüşmeyi birleştiren bir varoluş kalıbı…
Feminist hareketin kendisi somut ya da kristalize bir şey değil. Değişir ve değişmesi de gerekir. Çünkü ihtiyaçlarımız, bakış açılarımız değişiyor. Toplum değişiyor.
Halide Edib’in kırılmış bir kadınlığın içinden, duyuşun tazyikiyle yazdığı mensur şiirleri, “kadınlığın biçareliği” ile yaşamsal ve yazınsal mücadelesine ışık tutuyor.