Geçen hafta İngiliz hükümeti kadın boşalmasıyla beraber bir takım cinsel davranışların porno filmlerde gösterilmesini yasakladı.
Tarihteki hiçbir kız çocuğu Barbie tipli bebeğinin dizi tam bükülmüyor diye hayatını dizlerini fazla bükmeden yaşamaya karar vermedi.
Ya vurdulu kırdılı bir tip olursa, ya sürekli garip sesler çıkartıp bunun komik olduğunu zannederse, ya bir adam gibi davranmaya kalkar da beni ve kadın arkadaşlarımı hor görürse gibi sorular ara ara aklımı kurcalıyordu.
Geçtiğimiz haftalarda sitede ‘Ben Fadik’ isimli bir hikaye yayınladık. Hikaye Atila Ulaş’ın Youtube kanalında Fadik Tavuk’la karşılıklı oturup yemek yediği videolardan ve altında yazan açıklamadan esinlenilmişti. Yazı sitede 1-2 gün durduktan sonra Atila bize ulaştı ve hikayeyi siteden çıkarmamızı rica etti. Kendisiyle böylece tanışmış olduk.
Kadının bir şirkette en tepeye yükselmesinin önünü kesen tüm dış etkenler silinseydi bile hala baş etmemiz gereken bir gerçek var, baştan edindiğimiz hatalı inançlar yüzünden kendi kendimizin en büyük düşmanı olabiliriz.
‘Evlen, evlen…Bak [çocuk] olmuyor sonra! Evlenin’
İnsanın eskiz defterine dalmasında bir çeşit özgürlük vardır bence. Önemli bir iş yapma yükü altında olmadan. Büyük şeylerle uğraşmadan.
“Kadın konulu” sosyal sorumluluk projelerinin beklediği teşekkürü onlara vermeyi reddediyorum.
“Bir kere siz arkaya geçmeyecektiniz.” O cümleden sonraki hiçbir cümleyi dinlemiyorum. Arka dörtlü koltuğa geçmişse muavinin yanına geçmiş gibi olur, doğru olmaz gibi bir cevaptan bahsediyor annem.
Didem Madak sempozyumu 11-12 Aralık’ta Ege Üniversitesi’nde.