Amerikalı fotoğrafçı Lee Miller, (akıl almaz güzelliğinden de tahmin edeceğiniz üzere) kariyerine model olarak başlıyor. Man Ray, Picasso gibi sanatçılara modellik yapıyor. Üstelik bir yandan bir kadın bağı reklamında görseli yer alan ilk insan olma ünvanını kazanıyor, hiç istemeden de olsa. Edward Steichen, Miller’ın artistik fotoğraflarını çekiyor ve bu fotoğraf bir şekilde bir Kotex reklamında kullanılıyor ve ortalık karışıyor. Neden ortalığın karıştığını öğrenmek için interneti biraz kurcalamam gerekti çünkü anlayamadım, sebebi insanların kadın bağı reklamında gerçek bir kadının fotoğrafının bulunmasını inanılmaz yakışıksız bulmalarındanmış.
Miller’ın kullanım haklarını devrettiği için nerede kullanılacağına karışamadığı fotoğrafı, böylece hiç hoşlanmadığı ve onaylamadığı biçimde Kotex reklamına gidiyor. (Bunlar olurken reklamın tepesinde “Bütün kadınlar onaylıyor!” ifadesinin yazması da çok komik)
Miller bu olaydan sonra modelliği bırakıyor ve sanat ve moda fotoğrafçılığına başlıyor. Bununla kalmıyor, daha sonra İkinci Dünya Savaşı sırasında Vogue’un savaş muhabirliğini yapmaya başlıyor. (Miller’ın fotoğrafladığı su içindeki ölü SS subayı bugüne kadar gördüğüm en güzel, en güzel fotoğraflarından biri) Kariyerinin bu diğer yarısında Miller Paris’e, Nazi toplama kamplarına gidiyor, bir noktada 1945 senesinde Hitler’in terkettiği boş dairesindeki banyoya bile giriyor:
Anlatılana göre Miller, savaştan döndükten sonra travma sonrası stres bozukluğuna bağlı klinik depresyona giriyor ve malesef bir türlü çıkamıyor. Savaş döneminde şahit olduklarıyla ilgili konuşmamayı tercih ediyor ve içki tüketimini artırıyor. Bir yandan çalkantılı aile hayatı, kocasından hamileyken boşanması ve tekrar evlenmesi, içki problemi derken verimli biçimde çalışamaz hale geliyor. Arada bir Vogue için çekimler yapsa da fotoğrafçılığı büyük ölçüde bırakıyor, hayatının son döneminde yemek yapmaya merak salıyor. Miller, yetmiş yaşında kanserden vefat ediyor.
