Şaka ya, şaka, hemen korkmayın.
Apartman öyle değildir. Daha çok şöyle bir şeydir:
Bugün (şehirde yaşayıp da bütçesi kendine şato yaptırmaya yetmeyen çoğu insan gibi) hala apartmanlarda sürünüyoruz. İmkan verilse pek çoğumuz değil aynı metrekareyi, aynı evreni bile paylaşmayacak, basıp paralel evrene yerleşecek.
Aslında böyle olması da son derece normal. ’80 darbesini bıngıldağının üstüne yiyip oturan bir toplumun, ’90 civarında evlerine çelik kapılar taktırıp, birbirine günaydın demeyi kesen bir neslin çocuklarıyız. Bu “ışınla beni hoşnut kalayım” kafasına kolay kavuşmadık – fakat bu da bir başka günün konusu olsun.
Bugün selamlaşmaktan bile imtina ettiğimiz komşularımızdan ve bir ihtiras fırtınası olan apartman toplantılarından bahsetmek istiyorum. (Hadi gene iyisiniz köfteler.)
APARTMAN YÖNETİCİSİ KİMDİR?
Apartman yöneticisi, bir adet emekli öğretmen veya albaydan oluşan bir defterler bütünüdür. Apartman toplantısında seçilir. (Bu toplantının “Apartman Yönetimi Genel Kurul Toplantısı” gibi saçma isimleri de olabilir pekala.)
Yöneticinin görevi, apartmanınızda yaşayıp da iletişime geçmek istemediğiniz bütün o minik çılgınlarla sizin yerinize görüşmek ve (yöneticilik yapmadan sırrına vakıf olamayacağınız) bir takım görevleri yakınarak yürütmektir. Ha, eğer yöneticiniz emekli albay / emekli öğretmen seçeneklerinden biri değilse, bu kişinin ‘full-time dominant teyze’ veya ‘alfa amca’ olması ihtimali vardır. Dominantlar kendi içlerinde kötü kalpli ve iyi kalpli olarak ikiye ayrılırlar-
a. Kötü kalpli dominant : Adı üstünde. (Apartmanın parasıyla evinin mutfağını yaptırabilir, komşularınızdan birini tartaklayabilir, davalık olabilirsiniz. Bunlar oluyor.)
b. İyi kalpli dominant : Aidatlarınızı yememesinin dışında, onun da pek bir iyiliğini görmeyeceksiniz.
Yukarıda sayılanların haricindeki apartman sakinlerinin, uzun süreli olarak yöneticilik yapması pek mümkün değildir.
İyi bir apartman yöneticisini diğerinden ayırmanın yolu, işletme ve karar defterlerine şöyle bir göz gezdirmektir. Tutulan notların detayı, yöneticinin çıldırının anaforuna kapılmış gidiyor olduğu izlenimini veriyorsa bilin ki emin ellerdesiniz.
APARTMAN TOPLANTISI NEDİR, NE DEĞİLDİR?
Seçmediğiniz insanlarla sosyalleşmenin bir yolu olan apartman toplantısı, bodrum kattaki vampirden tutun da teras katındaki emo’ya kadar apartmanınızda yaşayan türlü çeşit insanla tanışacağınız, sıcak ve samimi bir ortamdır. Hele ki yetişkinlerin tuzaklarla dolu hayatına henüz adım atmamış bir tazeyseniz, bu güzel ortamda hayatla ilgili pek çok şey öğrenebilirsiniz.
Katıldığınız ilk toplantı, garip büyülerin havada uçuşacağı bir süreçtir. (İKAZ Büyüsü: Büyü yapılanın yüzünün yeşermesine sebep olur. / TEBELLÜĞ Büyüsü: Kah rahatlatır, kah osurtur, ne yapacağı belli olmaz. / İBRA Büyüsü: Herhalde iyi bir şey olsa gerek.)
APARTMAN TOPLANTISI NASIL YAPILIR?
Temsili apartman toplantısı videosu.
Şimdi yukarıdaki sahneyi izleyip heveslenmişsinizdir. Fakat ne yazık ki toplantılarda bir araya gelip “Kim Gitsin?” oynamıyoruz. (Tam bu noktada zenci geri vokal üçlüsünün en önde duranı gibi parmağımı sallıyorum. No-no.)
Hemen üzülmeyin, bu toplantılarda daha nice oyunlar var…
Emekli yoğunluğu yüksek olan küçük bir apartmanda yaşıyorsanız, toplantı çay eşliğinde tatlı tatlı yakınarak başlar. Bu yakınma seansı, eğer önlem alınmazsa kısa sürede “Benim böbrek rahatsızlığım senin siyatiğini döver” konulu bir tartışmaya dönebilir ama dönmeyebilir de. Kavga burda çıkmadıysa para mevzuları açıldığında illa ki çıkacaktır, sabırlı olun.
Bir gerginlik söz konusu değilse, getirip de sosyal kaygılar nedeniyle el süremediğiniz kuru pastalardan atıştırmaya başlayabilirsiniz.
İkinci oturumda, teras katındaki daire kat mülkiyeti perspektifinde değerlendirilir ve Mordor Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ile yapılan yazışmalar, kat maliklerinin dikkatine sunulur. (Bu kısmın sonuna doğru daha fazla kuru pasta yemenin mümkün olmadığını üzülerek farkedeceksiniz. Zabıta kelimesi her geçtiğinde pis pis sırıtmayın, ortam zaten gergin.)
Tadilat ve aidat gibi mevzulara girmenin vakti gelmekte, malikler Tesla bobini kıvamını yakalayarak etrafa kıvılcımlar saçmaktadır. “Aidat” kelimesi, konuşmaya adeta arenaya salınan bir aslan gibi girer. Bu oturum, toplantıdaki en uzun süreli oturumdur.
Oturumun sonuna doğru, bir numaradaki kiracı, 15 numaranın 80 yaşındaki ev sahibine, annesini yolda görüp taciz ettiği gibi, konumuzla hiç alakası olmayan saçççmasapan bir gerekçe ile saldırır ve ipler kopar.
Büyük apartmanlarda konuya direkt girmek daha avantajlı olduğundan, kat maliklerinin merhabalaşmayı fazla uzatmadan birbirine agresyon yapması caizdir.