Geçtiğimiz haftanın önce ülke gündemine, hemen ardından kendi iç dünyamıza damgasını vuran en önemli olaylarından biri Mabel Matiz”in “Karakol” şarkısının video klibinin yayınlanması oldu. Okumuş olduğunuz bir önceki cümlenin bir yerine, ülke gündemi ve hemen ardından iç dünyamız sarsılırken yani, video klibin damgasını vurduğu şeyler sıralamasına “müzik dünyası” ibaresini de bir noktada eklemek gerekirdi, biliyorum; ama her şey çok hızlı oldu.
Video yayınlanır yayınlanmaz “geleneksel Türk aile yapısının koca yürekli koruyucuları” Mabel Matiz”e haddini bildirmek üzere hızla klavyelerinin başına oturdular mesela. Müziğe bu kadar tutkuyla bağlı olduklarını, “haftanın yeni çıkanları”nı bu kadar şevkle takip ettiklerini tahmin etmiyordum. Öncelikle buradan kendilerini tebrik edi… Şaka şaka.
Kutsal aile yapısının koca yürekli koruyucularının müzik aşkını tahmin edememiş olabilirim ama emin olduğum bir şey vardı: Reflekslerimizin düzenli antrenmanlarla geliştiği. Binbir türlü yasakla ve 24 Haziran Pazar günü 373 kişinin gözaltına alınmasıyla geçen Onur Haftası henüz birkaç gün önceydi ve bu ülke maalesef bize antrenmanlarımızı aksatma fırsatı vermiyordu. Seçil Epik”in yazısında söylediği gibi: “Her yerdeyiz! ama sinirlerimiz de çok bozuk”tu.[i]
Bu satırlar yazıldığı sırada videonun yayınlanmasının üzerinden yaklaşık 3 gün geçmiş ve videonun izlenme sayısı 3.500.000”u geçmiş durumda. Reflekslerimize ve bir aradalığımıza sağlık!
*
İlker Hepkaner ve Sezgin İnceel’in “Yine Yeni Yeniden 90’lar” podcastlerinin ’90’ların Kafa Karıştıran Anları” adını verdikleri bölümlerinde Hepkaner bu kafa karıştıran, diğer bir deyişle muğlak anları Alexander Doty’nin “queer moments” kavramıyla açıklar: “Kafa karıştıran anlar bizim kitle kültüründe ya da popüler kültürde oluşan kimi garip anlara verdiğimiz bir isim. Bu anlar öyle garip, öyle güçlü, öyle akılda kalır anlar ki genelde esas konuları LGBT bireyler ve onların cinsel yönelimleri ya da toplumsal cinsiyetleri olmasa da, geniş toplumun normal kabul ettiği her şeyi sekteye uğratıyor. Bir nevi ezber bozan anlar bunlar yani. (…) Popüler kültürde kimi zaman bazı şarkılar, klipler, performanslar LGBT sanatçılar tarafından icra edilmeyebilirler. Yani şarkıyı söyleyenler heteroseksüeldir, şarkının kendisi heteroseksüel bir hikaye anlatabilir, aynı zamanda dinleyenler de çoğunluğu heteroseksüel insanlardan oluşabilir. Ama şarkının anlaşılma anında bu heteroseksüelliği merkezden atabiliyor icra edilen kimi eserler. İşte bunlara ‘queer moment’ diyor Doty.”[ii]
Bahsedilen “queer moment”ların varlığının (ya da bu noktada “yokluğunun” demeliyiz belki) ve etkisinin önemi akademik çalışmalarda da kendini gösteriyor. Örneğin, Şeyma Ersoy Çak, “Toplumsal Cinsiyet Perspektifinden 2000-2014 Yılları Arasında Türkiye Müzik Kanallarında Yer Alan Popüler Müzik Videolarına Bir Bakış” isimli makalesinde, 70 müzik videosunu incelediği çalışmasında queer kuram perspektifinin çalışma alanı dışında kaldığını, çünkü neredeyse hiçbir video çalışmasında queer yaşamların canlandırılmadığını söyler.[iii] Klip yayınlanalı henüz 3 gün olsa bile Mabel Matiz’in video klibinin müzik tarihimizde bu açıdan çok önemli bir konuma yerleştiğini söylemek mümkün.
Gelelim yukarıda bahsedilen “normal” kabul edilen şeylerin sekteye uğraması meselesine… Burada sekteye uğrayan yalnızca heteroseksüel ilişkiler değil. Sekteye uğrayan bir yanıyla da o yere göğe sığmayan geleneksel aile yapısının “Bize bir queer moment yaşatacaksanız eğlenceli ya da pornografik olsun lütfen!” siparişinin de sarsılması. “Yara bere, karavana sevmek yok!” diyerek gittiği yoldan bize yarasını, beresini, sevmesini, sevilmemesini anlatarak dönen bir adamın duygularıydı, o koca yürekli koruyucuları şarkının anlaşılma anında merkezden atan. (Yallah!)
Ne diyelim? “Queer moment”larımız bol olsun aşko!
Karakol”u bir kez daha, bir kez daha ve bir kez daha izlemek için:
https://www.youtube.com/watch?v=ptU5VXXHA90
“Yasaksa Yasak” şarkısı Nükhet Duru”nun 1994 tarihli “Geberiyorum” albümünden:
https://open.spotify.com/track/3zi6WLb38KjpJnT6i7SGQP
[i] https://www.5harfliler.com/her-yerdeyiz-ama-sinirlerimiz-de-cok-bozuk/
[ii] https://open.spotify.com/episode/0CSUFHC6AOWQgo82YLxWsr?si=ThvsfPexRryiA84J5MK4ew &
https://open.spotify.com/episode/6pAR8WHxgt70EH5YNy9K1c?si=583c7f90fb704592
[iii] Kadın ve Müzik, Milenyum Yayınları, İstanbul: 2017, s.180.