Yarım yüzyıldan fazladır süren işgale karşı Filistin’in ve direnişinin en güzel şiirlerini yazan, “onlara göre yaram/fotoğraflar çekmeyi seven bir turist için/sergiydi”, “yazılan şiir hiçbir zaman bitmemiştir/onu kelebekler tamamlar”, “eldeki bin kuş/eşit değildir ağaçtaki bir kuşa” dizelerinin sahibi, 2008 yılında kaybettiğimiz Mahmud Derviş’in 75. doğum günü için, geçtiğimiz hafta Northeastern Üniversitesi edebiyat bölümü öğretim üyelerinden Şakir Mustafa, şairin daha önceden çevrilmemiş bir şiirini Arapçadan İngilizceye çevirdi.
Ben de şiirin İngilizceden Türkçeye çevirisi ile Derviş’i hatırlamak ve elden geldiğince bir şiirini daha Türkçedeki okurlarıyla buluşturmak istedim. Hayatının büyük bir kısmını sürgünde geçiren ve Teksas’ta ölen Derviş’in mezarı bugün Ramallah’ta. Zeytin ağaçlarının ince dalları, tozlu yollarda karşılaşılan “öteki”ler, sisli vadilerde uzanan köprüler, Jericho’dan ısrarla ve ısrarla gönderilmiş güller, yanından eksik olmasın.
EĞER AVCI OLSAYDIM
“Eğer avcı olsaydım
ceylana
Biraz daha uyuması için
Bir şans verirdim
Sonra bir şans daha,
Sonra üçüncü bir şans ve onuncu şans.
Ganimetim
Ceylanın uyuklayan başının altında
Bir ferahlık olurdu.
Yıkabilecekken
İnşa ederdim ve
Berraklaşırdım
Onun içtiği su gibi.
Eğer avcı olsaydım
Ceylana bir kardeşlik
Sunardım:
“Tüfekten korkma ürkek kardeşim,
korkma bu deli saçmasından”
Ve tüm tehlikeler bizden ötede
Uzak tarlalardan gelen
Kurt seslerini dinlerdik.”
Ana fotoğraf: Vincenzo Pisani (Abu Dis, Batı Şeria, Nisan 2011. Kaynak).