Heather Benning Kanadalı bir heykeltraş. 2005’te, kafasında döndürüp durduğu bir proje için gizli saklı bir ev arayışı içinde bir zamandır. Aynı yılın sonlarına doğru, yaşadığı kentin kırsalında bir gün aradığı evi görüyor. 1960’ların sonunda terk edilmiş, iki katlı, ahşaptan yapılmış bu çiftlik evinin sahibine koşuyor hemen. Adam, Heather’ı dinliyor ve anlattıkları kafasına tam yatmamış olsa da “Vallahi evi al, ama hiç bir şekilde arkanı toplamak zorunda kalmayayım. Ne yapacaksan temiz yap” diyor. Heather’ın kafasında bu evi, yetişkinlerin dünyasına, “gerçek” boyutlarıyla bir bebek evi olarak yeniden sunmak var.
Eve harabe demek az kalır. Zemin ve çatı çökmeye çok yakın. İşin sonunda açık olması icap edecek olan arka cephenin kalaslarıyla çürüyen yerler sağlamlaştırılıyor. Bacasıydı, kapısıydı, boyasıydı, cephesiydi derken tomarla para harcıyor Heather. Yapı, içinde gezilemez, ama “bebek evi” olarak kullanılabilir hale geldiğinde, eşya toplamaya girişiliyor. Evin 1960’ların sonunda terk edildiği referansıyla, bu döneme ait eşyalar aranıyor. Yakınlarda oturan kimileri Heather’a çıkarıp veriyor koltuk, sandalye, ellerinde ne varsa. Kalan eşyalar da eskicilerden toparlanıyor. Evin ikinci katındaki iki yatak odası, alt kattaki oturma salonu ve mutfağı olması gereken kadarıyla donatılıyor. Bir kaç deterjan kutusu, bir kaç başucu lambası, bir iki örtü, bir kaç da çiçek. Herşey yerini buluyor. Bitirmek işi bir buçuk yıl alıyor. Projenin uzun adı “Yokolan Çiftlik Evlerinin Ürpertici Anıtı,” ama bu ad neredeyse hiç kullanılmıyor. Kısa adı: Bebek Evi (The Dollhouse).
Bebek Evi, Heather Benning’in en büyük, en göze çarpan işi galiba. Bundan evvel, muhtelif işlerinin yanında, mesela yine iki katlı bir çiftlik evinin içine devasa boyutta bir kadın heykeli yapmış. Kadının ayakları giriş katında, gövdesi ve kolları ikinci katta, başıysa çatıdan fırlıyor. Bir çiftlik evindeki iş yükünün olağanüstü ağırlığının altında kalan ve o işler tarafından bizzat tüketilen kadınları anlatmak için yapmış bunu. Bu işi de çok güzel ve etkileyici olmakla beraber, Bebek Evi’nin mana alemini ben çok daha derin, üretken ve dokunaklı buluyorum. Hele ki, Bebek Evi’nin sonunu.
Bebek Evi’nin zaten iyi durumda olmayan yapısı, Kanada’nın kışına ancak altı yıl dayanabiliyor. Bu yılın Mart ayında, artık kamu güvenliği için tehlike oluşturduğu kanısıyla, Heather Benning projeyi sonlandırmaya karar veriyor. Sahibine söz verdiği gibi mümkün olan en temiz yoldan:
Bebek Evi’yle okuduğum hemen her yazı, Heather Benning’in kaybolan bir değere, çiftlik evlerine verdiği atıftan, bu evle zamanın dondurulmuş olduğundan, çcoukluğa kestirmeden, ama kısa bir dönüş yapmaktan bahsediyordu. Oysa eve baktığımda ve sonunu gördüğümde benim dünyam yüz milyon imge, duygu ve açıkçası depremle sarsılıyor. Benning’in zihni sanki hiç o benim gittiğim yerlere gitmiyor, ya da ser verip sır vermiyor. Size bunları yazmadan evvel, kendisine upuzun bir mektup yazmak ve kafamında içinde duvardan duvara çarpan, seken, arada birbirleriyle de çarpışan her bir soruyu sormak istedim. Vazgeçtim.
Kısa uzun saçlı, tombik sıska bebeklerin, minik tencere tavaların, plastikten beşikler, ütü masaları, fırınlar ve envai çeşit ev eşyasının bir araya geldiği, bir çatı altında toplandığı evlerde çocukluğun çok üzücü anları yok mu? Üstelik en sevinçli anlar kılığında değiller mi bunlar? O boğucu toz pembeyle boyandığında tamamlanmış sayılan bu resimdeki dünyanın büyüklüğü, ne kadar küçük değil mi? Oda sayısıyla, büyümeyle orantılı olamayan bir küçüklük! Bebek Evi’nin cephesi kaplı, içine girilemiyor. Tıpkı o, aşırı süslü bebek evleriyle de oynamanın tam bir özgürlük duygusu yaratmaması gibi. Sürekli bir kırıp, dökme, zarar verme, güzel bir şeyi bozma kaygısı. Ve ne kadar az kadın, büyüdüğünde o bebek evini yakıp kül etme özgürlüğüne sahip. Üstelik Heather’ın projeyi tamamlamak için, evi yıkmaya değil de yakmaya karar vermesinde, mecburen ve acı dolu olan ilkinin ardından, ikinci bir büyümeyle yüzleşmek niyeti, cesareti mi var, yoksa düpedüz öfkesi mi? Ve sonra… Heather’ın çocukken bebek evi olmuş mu? (Benim olmadı, sizin oldu mu?) Ve yani, kim olsak, nereye gitsek çocukluk herkesin esas memleketi değil mi?
Bütün bu soruları ona sormaktan vazgeçip, size yazmaya karar verdim nihayetinde.
Bebek Evi’nin fotoğrafları Heather Benning’in internet sitesinden yer alıyor.