“Tabu olan her şeyi yapmak istedik. Hayvanlarla cinsel ilişki, uyuşturucu enjeksiyonu, kadınları tamamıyla aşağılayıcı olan her şey. Çünkü üçümüz de evli barklı adamlarız.“

KÜLTÜR

YAZI

Ben Mizojinin Sempatik Olanını Severim

 

Popüler müzikte, özellikle de hip hop kültüründe kadını objeleştiren, mizojinist ve seksist sözlere/video kliplere rastlamak için çok arama yapmaya gerek yok. Gözlemsel analizin[1] yanısıra, bu konuda yapılan içerik analizi çalışmaları da durumun vehametini ortaya koyuyor.[2] Disney prenseslerinin bile daha yeni “erkeyimi bulayım, mutlu mes’ud olayım” hikâyelerinden kurtulmaya başladığını düşünürsek [3], popüler kültürdeki ataerkil hiyerarşinin, daha plâk şirketi oligopolünü kırma yolunda emekleyen müzik endüstrisine büyük ölçüde yansımaması şaşırtıcı olurdu zaten.

 

Bu konu gayet dallı budaklı, o yüzden benim bu yazıda odaklanmak istediğim problem daha özel bir örnek: Mizojini ve özellikle tecavüzün sempatikleştirilip anaakımda yer edinmesi ve daha da önemlisi, buna yaratılan apolojiler. Neticede sene olmuş 2013, halâ daha en popüler ve en çok cover’lanan Noel şarkılarından birisi erkeğin kadınla “çok geç oldu, taksi de yoktur kal sen burda, dur bir viski daha koyayım, dudakların ne lezzetli duruyor” konuşması.[4] O yüzden önce size şarkıyı ve klibi anlatmaya çalışıp sonra en eğlenceli kısım olan bahaneleri irdeleyeceğim.

 

Şarkı ve Klipteki Mizojini

 

Tarkan’ın “tacizci manifestosu” olacak nitelikteki eseri “Gül Döktüm Yollarına”dan[5] ilham alan Robin Thicke bey, yanına Pharrell ve T.I. namlı iki hiphopçuyu da alarak “Blurred Lines (Flu Çizgiler)” diye “kıpır kıpır” bir şarkı yaptı. Şarkıdan bazı kısımlar şöyle: “İyi kız / biliyorum sen de istiyorsun (x3)” “beni tutuşundan belli / edepsizleşmek isteğin”,”buradaki en ateşli kaltak sensin / çok şanslıyım bana sarılmak istiyorsun / “sarılmak”[hug] ile ne kâfiyeli?(y.n. fuck)” Başka bir şekilde ambalajlansa, bir partide dans ettiği kızın mutlaka sevişmek istediğini sanan ve de bütün gece o kıza saran bir odunla dalga geçen bir eser olabilecek belki de; fakat bu hali ile sık rastlanan bir tecavüz kültürünü (hayır aslında belki/evet demektir) popüler formda yeniden üretiyor.[6] Thicke’in bıraktığı bayrağı devralan T.I., şarkının rap kısmında da “sana poponu ortadan ikiye yaracak kadar büyük bir şey vereceğim” diyerek sıvıyor.[7]

 

Gelelim klibe. Aslında gelmesek daha iyi de, daha sonra Robin Thicke’in uydurduğu bahanelerin vehametini tam olarak idrak etmek için gelmek zorundayız. Klipten enstantaneler: çıplak kızlarla kovalaşan takım elbiseli erkekler, peluş köpeğe binen kız, miyavlayan kız, popoya enjekte edilen muazzam bir şırınga, düz bank pozisyonundaki kızın poposundan ensesine doğru kayan bir oyuncak araba, duvarda balonlarla “Robin Thicke’in siki kocaman” yazısı…

 

Rahatsızlık verici nokta, bu şarkının sıradan bir şarkı olmaması. Grooveshark’ta aylardır en popüler şarkılar arasında, iTunes’da 1 numarada, Radioshack’in reklam müziği oldu, talk show’larda cover’landı… Şarkının bas partisyonu ve ritmi insanın beyninden çıkmıyor girdiğinde, formüle uygun bir yaz şarkısı. Daha sinir bozucu yönü ise, sözleri ve klibi bu kadar mizojinist bir şarkı hakkında “çok tatlı, çok oynak, eğlenceli” falan gibi yorumlar yapılıyor olması.

 

Apolojinin Rezilliği

 

Şarkıyı ve yarattığı rahatsızlığı elimden geldiğince kısaca anlatıp sinirinizi bozduktan sonra şimdi bu bozulmuş sinirlerinize kahkaha attıracağım yere geldik. Robin Thicke’in şarkıya gelen eleştirilere ilk savunması, insanlığın yıllardır cevap aradığı “bir paragrafa ne kadar alâkalı alâkasız klişe sığdırılabilir?” sorusuna doyurucu bir cevap niteliğindeydi: “Tabu olan her şeyi yapmak istedik. Hayvanlarla cinsel ilişki, uyuşturucu enjeksiyonu, kadınları tamamıyla aşağılayıcı olan her şey. Çünkü üçümüz de evli barklı adamlarız, ve dedik ki ‘bununla dalga geçmek tam bize göre biçilmiş kaftan“. İnsanlar ‘bu kadınları aşağılamıyor mu?’ diye soruyor. Yahu ‘tabii ki öyle. Kadınları aşağılamak ne büyük bir zevk. Daha önce bunu hiç yapmamıştım. Kadınlara hep saygı duymuştum. (…) Terörizm, fakirlik, Wall Street, Sosyal Güvenlik sistemi sorunları dururken çıplaklık dert olmamalı.

 

tabu

Bir tabu yıkılırken…

 

Müthiş değil mi? Bir esere gelen eleştiriye “tabuları yıkmak istedik” klişesi ile cevap ver, sonra “benim X arkadaşlarım var”ın modifiyesi “benim karım var o yüzden kadınlarla dalga geçebilirim”i dizme[8], üzerine “ben hep kadınlara saygı duymuşumdur”u boca et ve en sonunda “dünyada çok büyük sorunlar varken bununla uğraşmayalım :’(“ ile finali yap. Robin abimiz “benim ismim uniseks, o yüzden kadınları anlıyorum eki eki” diye espri de yapsa tam puan alacakmış ama, kısmet. Türkiye’de azınlık hakları konusunda köşe yazacak kadar kıvrak zekalı ama, hakkını teslim edelim.

 

Beklendiği üzere bu açıklaması konuyu daha da acayip bir hale getirdiğinden eleştiriler devam edince, Robin Thicke feminist teoriye takla attıracak şu mükemmel sözleri sarf etti: “Şarkıyı dinlerseniz, ‘O adam senin yaratıcın değil’ diyor. Aslında kendi içinde bir feminist hareket. Kadınların ve erkeklerin hayvanlar olarak ve güç bakımından eşit olduğunu söylüyor. İyi ya da kötü kız olman önemli değil, gene de iyi vakit geçirebilirsin.” Bir erkeğin gelip bir kızı başka bir erkekten vahşî bir seks seansı ile kurtarmasına feminizm deniyor Thicke’in dünyasında. Bir de kızların soyunuk, erkeklerin giyinik olduğu ve erkeklerin kızları kovaladığı bir video klip “güç bakımından eşitlik” anlatıyor. “İyi” ve “kötü” kız sıfatlarının varlığını ve meşruiyetini kabul edip “ama gene de takılabiliriz” açılımı da ataerkilliğe vurulan inanılmaz bir darbe cidden.

 

Klibin yönetmeni Diane Martel neyse ki Thicke kadar izansız değil ve “ben bir kadın olarak…” mealinde açıklamalar yapmıyor fakat şarkı sözlerini “mizojinist ve komik” olarak niteliyor. “Bu aslında ironikti” savunması da bir garip: “[Kızların güç pozisyonunda olması] erkekleri avcı gibi göstermemeye itti. Kızları kameraya baktırdım, bu tamamen bilinçli ve sıkça yapılıyor; gücü elinde tutan onlar. Bence video seksist değil.” E Martel abla, kızların kameraya baktığı kadar erkekler de bakıyor? Kullanılan proplarda kadınlar pasif rolde. Bir de ufak bir sorun daha var: KIZLAR ÇIPLAK ve ERKEKLER GİYİNİK!

 

tabu2

Gücü elinde tutan bir kadın

 

Bir Parodi, Bir Cover

 

Blurred Lines’a getirilen eleştiriler ya da şarkıda bir şeylerin yamuk olduğunu fark edip düzeltmeye çalışanlar sadece feminist blogger’lar değildi, fakat ne hikmetse bu çabalarda da sakat durumlar tezahür oldu.

 

Her popüler şarkıya olduğu gibi, Blurred Lines gibi malzemeler sunan bir klibin de parodileri çekildi amatör komedyenlerce. Trajikomiktir ki, erkek bir komedyenin çektiği –ve ikinci en popüler — parodi, şarkıdaki tecavüzcü tonları eleştirmeye çalışırken aynı tuzağa düştü. Klip boyunca tecavüz eleştirisi çok flu bir çizgide ilerliyor zaten. Sonlara doğru çakma Thicke’in yattığı kızlardan birinin hamile olduğu ortaya çıkıyor, sonra kızın babası geliyor ve kızı adına çakma Thicke’e bir yumruk atarak öcünü alıyor. O da yetmiyor, en sonra babayı çakma Thicke’e sarılıp yatarken görüyoruz. Ataerkil cezalandırma mekanizmaları vuhu!

 

Jimmy Fallon ve The Roots’un (yakıştı mı?) bu şarkıyı –başka şarkılara da yaptıkları gibi- garip müzik aletleri ile çalmalarında ise ayrı bir gariplik yaşandı. Şarkının nakaratında sıklıkla sarf edilen tecavüzü çağrıştıran sözler normalmiş de T.I’ın popo fantezisi sıkıntılıymış gibi o kısmına yeni söz yazıldı. Sözler şu şekilde: “Sahip olduğum en iyi kız arkadaş sendin / Bu yüzden yüzüğü taktım evlendim / Öbür kızlar sana kızacaklar / Çünkü senin edan, zekân ve güzelliğin var”. Fatmagül’ün Suçu Ne’deki mantık örgüsüne göz kırpan yeni sözler, aynı zamanda diğer kızların bir kızı kıskanması (erkeğin zekâ, eda, yakışıklılık vb. sebeplerle başka erkeklerce kıskanıldığı bir şarkı var mı hiç?) ve de evliliğin nihaî çözüm olarak sunulması da popoyu yarmamak adına uydurulan çözümü trajik yapıyor. Jezebel gibi namlı bir sitede bunun çok “tatlı” ve “romantik” bir düşünce olarak lanse edilmesi ise şahsen kafamı karıştırdı.

 

Sonuç

 

Başta da dediğim gibi, popüler müzikteki kadın düşmanlığı ve seksizm istisnaî değil, lâkin birkaç aydır hem ulusal hem global ölçekte bir numaralı hit olmuş bir şarkının hem sözleri, hem klibiyle bunu göze kulağa sokması; bunu da “ay çok tatlı şarkı, çok sempatik, kızlar çok tatlı” nidaları eşliğinde yapması ziyadesiyle rahatsızlık verici. Cinselliğin önemli noktalarının, ergen ve gençlere hitap eden bir şekilde önemsizleştirilmesi sıkıntılı, bunun anaakımda bu kadar yer bulması daha da sıkıntılı, şarkıya getirilen eleştirilere verilen yanıtlar ve de şarkının ünlendikçe altmetninin gözardı ediliyor olması daha daha sıkıntılı.

 

Her ne kadar bu klip ve veril(mey)en tepkiler Türkiye ile doğrudan alâkalı olmasa da, tarafların kullandığı savunma mekanizmalarının benzerliği çok enteresan. Ayrıca içimden bir ses bu şarkı ve klibin bir noktada bir Türkiyeli şarkıcı tarafından kopyalanacağını söylüyor, ben uyarıyı şimdiden yapmış olayım.

 

[1] Ki bu gözler popo yanaklarının arasından kredi kartı çekildiğini bile gördü.

[2] Weitzer ve Kubrin’in “Misogyny in Rap Music: A Content Analysis of Prevalence and Meanings (2009)” çalışması sadece rap değil, bir çok müzik türünde bu içeriğin yaygınlığını gösteriyor örneğin.

[3] Hoş, Disney daha sonra Brave karakterini daha “feminen” bir şekilde yeniden tasarlamaya çalışarak o incir çuvalıyla ilginç icraatlar da yaptı da, neyse.

[4] “Baby It’s Cold Outside” adlı şarkıyı Glee’den Zooey Deschanel’e, Sara Bareilles’den John Travolta-Olivia Newton-John’a cover’layan cover’layana.

[5] Şarkının hikâyesi basit: Tarkan karşı tarafı takıntı haline getirmiş, geceleri rüyalarında görüyor, ısrarla olumlu cevap almaya çalışıyor, hatta bunun için yollarına gül dahi döküyor fakat aldığı cevap sürekli hayır. Buna karşın obsesif olduğundan “gözlerinden okunuyor, sözlerinden belli eki eki” diye bahaneler üretip tacize devam eden Tarkan, bir de utanmadan “sabrım tükeniyor”, “bıktırma, usandırma, kızdırma” deyu tehdit savurmaktan da geri durmuyor.

[6] Bu kültürün fütursuzluğuna ve espri malzemesi yapılmasının mide bulandırıcılığına bir örnek Yale Üniversitesi’nde “Hayır evet demek /evet ise anal!” diye bağıran fraternity tipleri olabilir.

[7] Ne zaman bir şarkıya rap kısmı girse aklına Ayna ve Erhan Güleryüz’ün okuduğu saçma şiirler gelen bir tek ben değilim herhalde?

[8] Dahiyane fikir: evlilik kadınları aşağılama ehliyeti sunduğu için aslında herkes evlense kadınların hiç sorunu kalmaz, çünkü aşağılama diye bir şey kalmaz. Bunu biri bir AK Parti milletvekiline çıtlatsın.

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bir de bunlar var

“Senin Botoks Zamanın Gelmiş”
Ben Hep Erkeklerle Oynar, Metal Dinlerdim
“Gerçek hip-hop bu değil!” : Autotune, trap ve “görgüsüzlüğün” politikası

Pin It on Pinterest