1935 yılından bir gazete haberi, Şekspirvari dramlı, trajedili cross-dressing senaryolarına el sallarken bir asırdır halkımızın kafasını kurcalamaya devam eden “lezbiyen çiftlerde kim erkek?” sorusuna da parmak atmış:
“Geçenlerde şu havadisi vermiştik: Melek isminde genç bir kız ötedenberi erkek elbisesi giymekten hoşlanır ve daima bu kıyafette gezermiş. Nihayet günün birinde Ayşe adlı genç bir kızla nişanlanmış. Fakat aradan çok geçmeden hakikat meydana çıkarak nişanlılar ayrılmışlar. Kendisine Kenan adını takınan bu erkek kıyafetli genç kız ayrılıktan duyduğu teessürle Ayşeyi ölümle tehdid etmiş. Bu yüzden mahkemelik olmuşlar.”